'Ciğerlerimiz yanıyor' sözünü, son günlerde pek duyar olduk. Zira okula başladığımız ilk yıllar, öğretmenlerimiz hep anlatırdı; ‘Ormanlarımız bizim oksijen depomuz. Orman yangıları olduğunda ciğerimiz olumsuz etkilenir’.

   Son bir haftadır ülkemizin 38 ayrı şehrinde, 163 noktada orman yangınları meydana gelmiş durumda. Bu yangınların 152'si söndürüldü, ama hâlâ bazı yangınlar kontrol altına alınmış değil.

   Söz konusu yangınlar kendiliğinden mi çıktı, başkalarının etkisi var mı, bilemeyiz. O konuda soruşturmalar, gözaltılar sürüyor.

   Lakin bilinen bir gerçek var ki, gerçekten de ciğerlerimiz yanıyor.

   Yangınların söndürülmesi için,. büyük çaba olduğuna şahit oluyoruz. Sosyal medyada, bu ülkenin ekmeğini yiyip de, ihanet etmekten utanmayanlar provokasyonlarını sürdürüyor.

   Kardeşi kardeşe düşürecek paylaşımlara şahit oluyoruz. Bu oyunlara gelinmemesi gerekir. Yine orman yangınları üzerinden siyaset yaparak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, hükümeti suçlayanlar var. Bunlar doğru davranışlar değil.

   Bu yangını birlikte söndürmeliyiz.

   Yangınlarla ilgili son bilgileri paylaşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 152 yangının kontrol altına alındığını, ancak 11 yangının sürdüğünü dile getirdi.

   Yangınlara sosyal medyadaki iddiaların aksine, uçaklar, binlerce personel, helikopterler, insansız hava araçları, yüzlerce arazöz, iş makineleri, itfaiye araçları müdahale ediyor, ambulanslar hazır bekletiliyor.

  Çalışmalar hassasiyetle sürüyor.

   Özellikle Antalya, Muğla, Mersin, Adana, Manisa gibi şehirlerin birçok noktasında yaşanan orman yangınlarının büyük kısmı söndürüldü.

   Yangının söndürülmesine görevlilerin yanı sıra vatandaşların da çabası takdire şayan.

   Yangınlarda elbette ki hayvanlar da etkileniyor. Öyle görüntüler oluyor ki, insanın yüreği sızlıyor. Kuluçkadaki kanatlı hayvanların, yumurtalarını, dolayısıyla yavrularını terk etmemek adına yandığına şahit oluyoruz.

   Son bilgilere göre on kişinin yangınlarda can verdiğini biliyoruz. Bunların bir kaçı, yardımlara koşan vatandaşlar.

   Yine yangına uyurken yakalananların olduğu söyleniyor.

   Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise yaptığı açıklamada, yangından etkilenen bölgelerde ortaya çıkan acil ihtiyaçları karşılamak için 50 milyon ödenek gönderildiğini duyurdu.

    Böyle dönemlerin, ülke ve millet olarak birliğe, beraberliğe, kardeşliğe, dayanışmaya en çok ihtiyaç duyulan zamanlar olduğuna işaret eden Erdoğan, “Hamdolsun yangınların çoğu kontrol altına alınmıştır. Sadece son 3 gündeki yangınlar için 4 bin personel, 6 uçak, 45 helikopter, bir insansız helikopter, 9 insansız hava aracı, 660 arazöz, 65 iş makinesi, 117 itfaiye aracı, 31 ambulans görev yapmıştır. Son attığımız adımlarla bu 6 uçağın sayısı 13 uçağa çıkarılmıştır. Bunlar da bazıları anfibiktir bazıları da bayağı yüklü tankerlerdir. Ormanlarımızın yüzde 55'i yangına karşı hassas bölgelerde yer aldığı için bu mücadeleyi de hassas bir şekilde yürütmek zorundayız” dedi.

   Söz konusu sabotaj iddialarına da yanıt veren Erdoğan, “Yangınlar konusunda sabotaj şüpheleri herkes gibi bizi de rahatsız ediyor. Emniyetimiz, jandarmamız, istihbaratımız, yangın çıkan yerlerdeki her türlü işareti, emareyi, bilgi, belgeyi değerlendirerek inşallah bu soru işaretlerini giderecektir. Şayet bu vatanı ateşe verecek kadar ülkemize ve milletimize ihanet içine girenler varsa onların yakasına yapışıp en ağır şekilde cezalandırılmalarını sağlamak da boynumuzun borcudur. Tabii terör örgütü elebaşılarının geçen yıl ormanları yakma talimatı vermesinin ardından ülkemizdeki orman yangını sayısının ve yanan alan büyüklüğünün yaklaşık 2 katına çıktığını biliyoruz. Teröristleri nasıl dağlarda ve sınır ötesindeki inlerinde bitirmeye yaklaştıysak şehirlerimizdeki uzantılarını da kazıyıp atmakta kararlıyız” dedi.

   Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ise yaptığı açıklamada, “Ormanlarımız, tabiat varlıklarımız milli zenginliklerimizdir. Onların ve onlarla birlikte vatandaşlarımızın zarar görmesi bizleri derinden üzmektedir” ifadelerini kullandı.

   Siyasetçiler de yaptıkları açıklamalarda, yangınların bir an önce tümüyle söndürülmesini arzuladıklarını belirtti.

   Ülkemizdeki ilgili kurum ve kuruluşların yangınları söndürme çalışmasına, yurt dışındaki ülkelerden de destekler geldi. Türkiye, 28 Temmuz'dan bu yana orman yangınlarıyla mücadele ederken, ülkemizin bu mücadelesine; Azerbaycan, İran, Rusya, Hırvatistan, İspanya ve Ukrayna'dan toplamda 18 hava aracı ile destek geldi. Bunlardan 16'sı ücretsiz katkı sağladı.

   Yangınlarda yaralanan çok sayıda kişinin taburcu edildiği ifade edilirken, 10-15 kişinin hastanelerde olduğu bilgisi var.

   Antalya'nın Manavgat, Akseki, Alanya, Gündoğmuş ve Gazipaşa ilçelerinde yangından etkilenen tüm mahalleler "Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi" olarak değerlendirildi. Mersin'in Aydıncık ve Silifke, Osmaniye'nin Merkez ve Kadirli, Muğla'nın Marmaris, Bodrum, Milas, Köyceğiz ve Seydikemer ile Adana'nın Aladağ, İmamoğlu, Karaisalı ve Kozan ilçelerinde yangından etkilenen tüm mahalleler de aynı kapsamda yer aldı.

    Ülkemizde orman yangınları gündemin ilk sıralarını meşgul ederken, ilimizde de birkaç gündür sel afeti yaşanıyor.

  Özellikle Başkale, Erciş, Çaldıran, Özalp, Gürpınar ilçeleri selden nasibini aldı. Van Merkez’de de bazı noktalarda sel meydana geldi.

   Gerek yangın, gerek sel gibi afetlerde, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara ise şifa diliyoruz.

   Umarım sıkıntılar tez zamanda son bulur.