Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM), eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği ikinci ihlal ve tahliye kararına ilişkin itiraz süresi 8 Ekim’de sona erecek.
Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, 8 Ekim tarihinin müvekkilinin yargı süreci açısından kritik olduğunu belirterek, hükümetin itiraz etmemesi halinde kararın kesinleşeceğini ve bunun da tahliye için bağlayıcı olacağını açıkladı.
Van halkı ise Demirtaş’ın tahliye edilmesi gerektiğini düşünüyor. Mikrofon uzattığımız vatandaşların çoğu, Demirtaş’ın haksız yere tutuklu bulunduğunu ve serbest kalmasının toplumda barış ve diyalog ortamına katkı sağlayacağını ifade etti. Bazı vatandaşlar, olası bir tahliyenin çözüm sürecine olumlu yansıyacağını söylerken, “Barış sürecine tam anlamıyla güvenmek istiyoruz.” dedi.
Van’da mikrofon uzattığımız Selim Dağer isimli yurttaş, Selahattin Demirtaş’ın suçsuz yere cezaevinde bulunduğunu ve Demirtaş serbest bırakılmadığı sürece barış sürecine bir anlamının olmadığını söyledi. Demirtaş’ın Kürt halkı için önemli bir isim olduğuna dikkat çeken Dağer, “Demirtaş halkın iradesini temsil ediyor. Onsuz bir barış olmaz.” dedi.
Kamil Başar isimli yurttaş ise hem Demirtaş’ın hem de tüm siyasi tutukluların özgürlüğüne kavuşması gerektiğinin altını çizdi: “Ekrem İmamoğlu’nun, Demirtaş’ın içerde olması hukuka aykırı bir durumdur. Bütün siyasi tutukluların serbest bırakılması gerekiyor.” diye konuştu.
Mehmet Zeki Baran ise dört gözle çarşamba gününü beklediklerini söyleyerek, sadece Kürtler için değil diğer halklar için de Selahattin Demirtaş’ın bir umut olduğunu belirtti: “Bizim gözümüz yarın da. Selahattin Demirtaş, Kürt halkının iradesidir, barışın sesidir. Demirtaş’ın özgürlüğü hem Kürt halkı hem de Türkiye’deki diğer halklar için önemi büyüktür. Derhal serbest bırakılmalı.”