Van ve bölgesindeki aşiret yapıları, tarih boyunca dayanışma, korunma ve aidiyet gibi önemli işlevler üstlendi. Ancak modern zamanlarda da halen bir “otorite” olarak varlığını koruyor. Son yıllarda bu otorite, beraberinde birçok olumsuzluğu da getiriyor. Aşiretler veya aileler arasındaki husumetler, geniş çaplı kavgalara hatta cinayetlere varabiliyor.


Geçtiğimiz günlerde, Erciş, Gürpınar ve Hakkari’de yaşananlar da bunun en somut örnekleri arasında yer alıyor. Gelinen noktada, hukukun yerine ‘gücün’ sözü geçiyor, adaletin yerine intikam alınıyor, barışın yerini silahlar dolduruyor.


Tüm bu yaşananlar, Van sokaklarında da tepkiyle karşılanıyor. Van Bölge Gazetesi olarak mikrofon uzattığımız kent sakinleri, sorunun boyutunun her geçen gün arttığını ve daha fazla cana mal olmadan son bulması gerektiğini söylüyor.

“BARIŞ SAĞLANMALI, YOKSA ÖLÜMLER DEVAM EDECEK”

Van sokaklarında mikrofon uzattığımız Enver Bulut isimli yurttaş, aşiretçiliğin bir gösteriş aracı olarak kullanıldığını söyledi. Gençlerin aşiretçilik rolüne kendini çok fazla kaptırdığını belirten Bulut, “Benim aşiretim daha güçlü, seninki zayıf gibi düşünceler yüzünden bu olaylar oluyor. Bu düşünceler oldukça bu kavgalar bitmez. Bunun önüne geçmenin tek yolu, aşiret büyüklerinin bir araya gelip anlaşmasıdır. Barışı sağlamaları gerekir, yoksa ölümler devam edecek” dedi.


“HİÇBİR İNSANIN BİR DİĞERİNE ÜSTÜNLÜĞÜ YOKTUR”


Van’ın bu olaylarla anılmasının kente çok zarar verdiğini vurgulayan bir diğer yurttaş Aydın Koç ise yaşanan kavgaları ve cinayetleri, dini açıdan değerlendirdi: “Peygamberimiz, ‘Hiçbir insanın bir diğerine üstünlüğü yoktur’ demiştir. Hepimiz kardeşiz. Kürdüyle, Türküyle, Arabıyla bu ülkede bir arada yaşıyoruz. Kan davası da zaten Peygamberimiz tarafından yasaklanmıştır.”


“CAN ALMAK, DİZİLERLE NORMALLEŞTİRİLİYOR”


Serhat Çelik ise, yaşanan şiddet olaylarının arka planında, televizyon dizileri aracılığıyla empoze edilen mafyavari düşüncelerin olduğunu söyledi: “Bu akşam bile ben gidip televizyonu açsam bir sürü aşiret dizisi var. Biz bunları çocuklarımızla beraber izliyoruz. Buradaki gençler de izliyor ve kanları kaynıyor. İntikam almak, can almak dizilerde normal bir şeymiş gibi göze sokuluyor.”


“İNSAN HAYATI BU KADAR UCUZ MU?”


Bir diğer yurttaş Ömer Şedal ise “İnsan hayatı bu kadar ucuz mu?” diyerek, yaşananlara tepkisini dile getirdi. Şedal, yaşanan sorunların diyalog ile çözülmesi gerektiğini savundu: “Biz özgürlük, demokrasi için mücadele ediyoruz. Birbirimizi öldürerek olmaz. Anlaşarak çözmek lazım. Dört tane akıllı insan bir araya gelse mesele hallolur. Ama bazıları çıkar sağlıyor, rüşvet alıyor, işleri karıştırıyor. Kendi işimizi kendimiz halletmeliyiz.”

Muhabir: BÜŞRA TEKİN