Sönmez: Van, ülkenin geleceğini belirleyebilir

Van'da, düzenlenen 'İşimi Yönetebiliyorum Projesi' kapsamındaki eğitim programında konuşan TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, Van'ın işgücünün yüzde 75'e yakınının tarımda istihdam edildiğini, sanayi ve ticaretin yüzde 4'ler seviyesinde olduğunu belirterek, Van'ın yaşayacağı sıçramanın, yalnızca bir şehrin değil, bir bölgenin hatta ülkemizin geleceğini belirleyeceğini söyledi.

Sönmez: Van, ülkenin geleceğini belirleyebilir

Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), Visa Türkiye ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı iş birliğiyle 2019 yılında hayata geçirilen, 30 banka ve e-para kuruluşu tarafından desteklenen ‘İşimi Yönetebiliyorum Projesi’ kapsamındaki eğitim programı, Elite World Van Hotel’de düzenlendi.

Doğu Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (DOĞUSİFED) ev sahipliğinde Van’da düzenlenen programa kamu ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iş dünyasından temsilciler katıldı.

Toplantıya UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, Visa Türkiye Genel Müdürü Merve Tezel, DOĞUSİFED Yönetim Kurulu Başkanı Müslüm Erbay, Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva, Van Ticaret Borsası Başkanı Nayif Süer, KOSGEB Müdürü Bilal Emre Yörük, VATSO Başkanı Zahir Kandaşoğlu ve çok sayıda davetli katıldı.

KOBİ’lerin ihtiyaç duyduğu alanlarda verilen dijitalleşme, koçluk ve mentorluk çalışmalarının da yer aldığı programda 200’ün üzerinde KOBİ’ye e-ticaret ve dijital pazarlama desteği sağlandı.

“KOBİ'LERİ EKONOMİNİN MOTORU OLARAK GÖRÜYORUZ”

Van’dan övgüyle söz ederek konuşmasına başlayan UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, “Sizlere Birleşmiş Milletler Kalkınma Fonu adına hitap etmek benim için gerçekten büyük bir gurur ve büyük bir keyif. Sizlere bu merhabayı uzun dönem partnerimiz, ortağımız olan Visa, TÜRKONFED ve burada gördüğüm bu enerjik ve hevesli katılımcılarla bir arada olmak benim için büyük bir keyif. Bu benim Van’a ilk gelişim. Bir yıldan fazladır aslında Türkiye'deyim. Van’a ilk defa geliyorum ve aslında şunu söylemeliyim üç tane şeyden çok etkilendim zaten gelmeden. Bir tanesi bu harika göl manzarası, ikincisi egzotik kediler, üçüncüsü de tüm dünyada bulamayacağım kadar iyi bir kahvaltının burada olduğu söylendi. KOBİ'leri Türkiye'de aslında ne kadar önemli olduğunu bizden önceki konuşmacılar da söyledi. Ancak ben yeniden UNDP olarak Birleşmiş Milletler Kalkınma Fonu olarak KOBİ'lere ne kadar önem verdiğimizi tekrar söylemek isterim. Çünkü KOBİ'leri biz aslında ekonominin motoru olarak görüyoruz. Bu motoru aslında aileleri, bireyleri hatta bulundukları tüm bölgeyi daha ileriye çekmek için, bulundukları bölgeyi yoksulluktan, refaha taşımak için bir motor görevi görüyorlar. 2019 yılından beri İşimi Yönetebiliyorum programı çerçevesindeki başarıları gördük. Buradaki aslında programın benim için en önemli üç tane güzelliği var. Bir tanesi aslında bu programın esnekliği, ikincisi de uyarlanabilir oluşu ve zorlu ekonomik koşullara kendini uyarlayabilmesi” dedi.

“DİJİTAL ALANDAKİ EĞİTİMİN HER TÜR OLANAĞINI SUNMAYA ÇALIŞTIK”

UNDP olarak Avrupa Birliği yeşil mutabakatını da çok önemsediklerini belirten Vinton, “TÜRKONFED özellikle bu süreçte elimiz ayağımız oldu. Yereldeki programların uygulanabilmesi için ve bizler tabii ki bizim finansal olarak en önemli partnerlerimizden biri. Bu alanda öncülük etmiş oldu bizlere. Kovid-19 pandemisi sırasında elbette sizlere dijital alandaki eğitimin her tür olanağını sunmaya çalıştık. Dijital araçlar, dijital eğitim ve öğrenme teknolojileri gibi. Aslında özellikle iklim değişikliğine dair de bir odağı eklemiş olmaktan çok mutluyuz. Çünkü iklimin değişikliğine dair, yeşil dönüşüme dair bir eğitim müfredatı sevgili yeni partnerimiz Akbank sayesinde ekleyebildik. Umuyoruz ki buradan da iklim değişikliğini daha merkeze alan yeni bir programın bir ayağı daha olacak. UNDP olarak aslında Avrupa Birliği yeşil mutabakatını da çok önemsiyoruz. Yeşil mutabakat ve dekarbonizasyon aslında Türkiye'yle ihracatçılar için de Avrupa Birliği piyasasına ulaşmak bakımından çok önemli. Bir taraftan bu bir zorluk ama bir taraftan bu aynı zamanda bir olanak, çünkü bir rekabetçi avantajınızı arttıracak bir olanak Avrupa Birliği piyasalarına erişmek için yüzden bugün müfredatımıza yeni bir nokta olarak yeşil dönüşümü koymuş olmaktan çok mutluyuz. Burada çok sayıda kadın katılımcı görmüş olmaktan da çok mutluyum. Çünkü bizler iş dünyasında aslında eşitlik ve çeşitlilik bahsederken, sadece bir şeyleri daha doğru yaptığımızın da göstergesi oluyor” diye konuştu.

“DEĞİŞİMLERE UYUM SAĞLAMAK ZORUNDAYIZ”

TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, bütün ülkelerin çok zorlu geçen pandemi döneminin yaralarını sarmaya çalıştığını belirterek, “Bağımsız ve gönüllülük ilkesiyle, ülkemizin her bölgesinden iş insanlarının, bir araya geldiği TÜRKONFED, bugün 30 federasyon, ulusal-uluslararası 300’ün üstünde dernek, ve 50 bini aşkın şirketi temsil etmenin bilinciyle, değer yaratmaya devam ediyoruz. Bununla birlikte, çok daha kudretli, çok daha yüce bir temsil sorumluluğumuz var. O da, Anadolu’muzun ortak birikimini, gücünü ve sesini yansıtmak. Bu nedenle, gittiğimiz her şehirde, kurduğumuz her temasta, bu coğrafyanın, kadim üretim kültüründe saklı olan değerleri, ülkemizin sürdürülebilir kalkınma yolculuğundaki, en önemli potansiyelimiz olarak konumluyoruz. Üstlendiğimiz bu kıymetli sorumluluk, dünyanın ve ülkemizin içinden geçtiği süreçte çok daha hayati bir önem kazandı. Hem ülkemiz, hem de dünya, çok zorlu geçen pandemi döneminin yaralarını sarmaya çalışıyor. Küresel ekonomiler; yükselen enflasyon, iklim krizi ve konjonktürel gelişmeler altında, sürdürülebilir kalkınma ve büyümenin formüllerini arıyor. Tüm bunlara, gezegenimizin her yanında hissedilen, ve bizim 3D olarak tanımladığımız, dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm ve toplumsal dönüşüm eşlik ediyor. Dolayısıyla, bir yandan içinde bulunduğumuz koşulları iyileştirmek için mücadele ederken, diğer yandan da, insanın, toplumun ve işin geleceğine hazırlanmak, değişimlere uyum sağlamak zorundayız. Anadolu’nun özünde yer alan, mücadele, dayanışma ve paylaşma kültürü, bu süreçte, hem ülkemize, hem de bölgemize ilham olabilecek zenginliklere sahip” ifadelerini kullandı.

“VAN’IN POTANSİYELLERİNİ, FIRSATA DÖNÜŞTÜRECEĞİNE DE İNANCIM TAMDIR”

Anadolu’nun, KOBİ’lerin ve iş dünyasının, sorunlarına, çözüm odaklı yaklaşımlarımızla katkı verdiklerini belirten Sönmez, “TÜRKONFED olarak, işte bu nedenle, unuttuğumuz değerleri yeniden hatırlatmayı, saklı değerleri gün yüzüne çıkarmayı, ve ortak sesimizin, ülkemizin her yanında duyulmasına katkıda bulunmayı önemsiyoruz. Bu hedef doğrultusunda; üretimin, istihdamın, ihracatın, ve yaratılan katma değerin önemli bir bölümünü karşılayan Anadolu’nun, KOBİ’lerin ve iş dünyasının, sorunlarına, çözüm odaklı yaklaşımlarımızla katkı veriyoruz. Bizi biz yapan ortak değerlerimizi güçlendirip, kurumlarımızın kapsayıcı ve bağımsız yapısını hep birlikte büyüteceğiz. Gelişmiş bir ekonomi için, gelişmiş bir demokrasinin, hukuk başta olmak üzere, yapısal reformlar ile güçlendirilmesine yönelik, çözüm odaklı politikalarımızı paylaşacağız. TÜRKONFED olarak, sorunun değil, her zaman çözümün bir parçası olmayı önemsiyoruz. Ülkemizin, şehirlerimizin, şirketlerimizin sorunlarına eğilirken parolamız, her zaman için fırsatlara ve potansiyellere odaklanmak. Odağımızı, potansiyeline yönelttiğimizde, bambaşka bir gelecek manzarası ile karşılaştığımız, önemli kentlerimizden biri hiç kuşkusuz Van’dır. Van, bölgesel bir çekim merkezi olmanın yanında, başta İran olmak üzere, doğu komşularımıza yakınlığıyla, uluslararası ticaret açısından önemli bir köprüdür. Sosyal, ekonomik ve yapısal bir atılımla, Van’ın potansiyellerini, fırsata dönüştüreceğine de inancım tamdır. Urartu ve Şelçuklu gibi, kadim medeniyetlerin mirasını taşıyan Van’ın doğal zenginlikleri, tarihi ve kültürel değerleri, bu potansiyellerin en büyüğüdür” dedi.

“VAN’IN YAŞAYACAĞI SIÇRAMA, ÜLKEMİZİN GELECEĞİNİ BELİRLEYECEK GÜÇTEDİR”

Van’daki toplam mera varlığının ülkemizin mera varlığının yüzde 10’unu oluşturduğuna dikkat çeken Sönmez, “Bununla birlikte; Van’ın işgücünün yüzde 75’e yakınının tarımda istihdam edildiğini, sanayi ve ticaretin yüzde 4’ler seviyesinde olduğunu görüyoruz. Ayrıca Van’daki toplam mera varlığı ülkemizin mera varlığının yüzde 10’unu oluşturuyor. Yörede üretilen kırmızı et kalitesinin yüksek olması, entegre hayvancılıkta çok daha iyi bir çıktı düzeyi vaat ediyor. Rusya, Azerbaycan, Ermenistan, İran, ve Irak gibi komşularımızın tamamıyla, bir ticaret köprüsü oluşturan şehrimiz; gerek tarım, gerek sanayi, gerekse ticaret alanında yaşayacağı sıçrama ile bölgesel cazibesini artıracaktır. Zira; dünyanın endişe ile takip ettiği gıda krizinde, tarım ve tarıma dayalı sanayinin önemi, stratejik olmanın ötesine geçip yaşam için vazgeçilmez bir konuma yerleşmiştir. Bu nedenle Van’ın yaşayacağı sıçrama, yalnızca bir şehrin değil, bir bölgenin hatta ülkemizin geleceğini de belirleyecek güçtedir” diye konuştu.

“YENİ İŞ YAPMA VE ÜRETİM MODELLERİ, ÜLKELERİN REKABETÇİLİĞİNİ YENİDEN ŞEKİLLENDİRİYOR”

Dijital bir dünyanın kapılarından geçerken, geleneksel düşünce yapıları ve işleyişlerin tarihe karıştığını belirten Sönmez, “Görmek istediğimiz zaman, potansiyellerin sınırı yoktur. Bir şehrimiz için geçerli olan bu ilke, aslında, her bir şirket için de geçerlidir. Zira her şirket, yola, bir hayalden ve bir potansiyelden aldığı güçle çıkar. Başarıyı getirense, bu yolculuğu sürdürebilecek esnekliğe, çevikliğe ve kararlılığa sahip olmaktır. İstiyoruz ki, her şirket, her profesyonel, değişimin, dönüşümün bu kadar hızlı ve kapsamlı olduğu çağımızda, gönül rahatlığıyla işimi yönetebiliyorum desin. Bu amaç doğrultusunda hayata geçirdiğimiz projemizde, dördüncü yılımızdayız. Adana’dan Van’a kadar, buluştuğumuz tüm şehirlerde, değişime ne kadar büyük bir heyecanla yaklaşıldığına tanık oluyoruz. Görüyoruz ki; dijital bir dünyanın kapılarından geçerken, geleneksel düşünce yapıları ve işleyişler tarihe karışıyor. Yeni iş yapma ve üretim modelleri, ülkelerin rekabetçiliğini yeniden şekillendiriyor. İklim değişiminin şekillendirdiği, yepyeni bir insanlık manzarası, ekonomilerimizin, dünyayı gelecek nesillere sağ salim ulaştıracak şekilde, tasarlanması gerektiğine de işaret ediyor. Pandeminin hızlandırdığı toplumsal dönüşüm, insana ve çalışma hayatına yönelik bakış açılarımızı tazelemeyi zorunlu kılıyor. Bu dönüşümleri tetikleyen değişimi, zamanında yakalamak, çağın gerektirdiği bilgi birikimi ve teknolojiyi kullanarak, ekonomimizin kapasitesini geliştirmek, her zamankinden daha da önemli bir hale geliyor” ifadelerini kullandı.

“KOBİ’LERİMİZ, HER ALANDA SORUMLULUK ÜSTLENİYOR”

Ekonominin yüzde 99,8’ini oluşturan ve aynı zamanda birçoğu aile şirketi olan KOBİ’lerin, istihdamdan, ihracata ve yatırıma kadar, her alanda sorumluluk üstlendiğini söyleyen Sönmez, “Dünya, verimlilik odaklı bir üretim ve hizmet ekonomisine doğru dönüşürken; Türkiye’de bu değişimi gerçekleştirecek en önemli aktörler, hiç şüphesiz KOBİ’lerimizdir. Ekonomimizin yüzde 99,8’ini oluşturan ve aynı zamanda birçoğu aile şirketi olan KOBİ’lerimiz, istihdamdan, ihracata ve yatırıma kadar, her alanda sorumluluk üstleniyor. KOBİ’ler emeği ve tutkusuyla değer yaratıyor. Yaklaşık 3,5 milyon KOBİ’mizin, yüzde 13’ü sanayi, yüzde 9’u tarım ve yüzde 51’i perakende-ticaret ile geri kalanı da diğer sektörlerde faaliyet gösteriyor. Dolayısıyla KOBİ’lerimizin, “işimi yönetebiliyorum” demesi, yalnızca kendi varlıklarının sürdürülebilirliği açısından değil, ekonomik kalkınmamız açısından da büyük önem taşıyor. İşimi yönetebiliyorum projesinin amacı; KOBİ’lerimizi, kendilerini sürekli olarak yenilemesine destek olacak, bilgi ve becerilerle donatmaktır. Projemiz kapsamında hayata geçirdiğimiz online eğitim sistemimiz, ve bugün burada buluşmamıza vesile olan, yüz yüze eğitimlerimizle, yılda bin KOBİ temsilcisine ulaşmayı, 100’ün üzerinde KOBİ’ye, dijitalleşme alanında destek ve koçluk, altı adet KOBİ’mize, TÜRKONFED ve TÜSİAD tarafından mentorluk sağlamayı hedefliyoruz” dedi.

“KOBİ’LERİMİZE, E-TİCARET VE DİJİTAL PAZARLAMA DESTEĞİ SAĞLADIK”

Başkan Sönmez konuşmasının devamında, “Bugüne kadar, finanstan dijital pazarlamaya, e-ticaretten yönetim stratejilerine, ve markalaşma içeriklerine kadar, yaklaşık 3 bin KOBİ’mizin, kendini yenileme ve tazeleme yolculuğuna destek olduk. 200’ün üzerinde KOBİ’mize, e-ticaret ve dijital pazarlama desteği sağladık. Programımız, KOBİ’lerimizde hedeflediği sürekli dönüşümü, kendisi için de benimsiyor. Bu doğrultuda 2022 yılında projemize, uluslararası ticaret ve e-ihracat konularının yanı sıra, Akbank’ın katkılarıyla yeşil dönüşüm temasını ekledik. Van’ın ardından, Ordu, Eskişehir, bursa ve Elazığ’da, yüz yüze eğitimlerimize devam edeceğiz. KOBİ’lerimizin, potansiyelini açığa çıkarmak için, yalnızca değişime ayak uyduran, yönetim biçimlerinin yeterli olmayacağını da biliyoruz. Konjonktürel gelişmeler ve makroekonomik koşullar, KOBİ’lerin bugün ve gelecekte de en önemli gündem maddesi olmaya devam ediyor. Böyle bir ortamda KOBİ’lerimizin, finansman kaynaklarına erişiminin yanı sıra, yüksek katma değerli üretim, rekabetçilik gücü, nitelikli insan kaynağı, ve yüksek verimlik yaratması da büyük bir önem taşıyor. Böylesine zorlu koşullar altında, işini yönetebilen KOBİ’lerin, hem rekabetçiliklerini koruyacaklarına, hem de ülkemizin toplumsal refahına katkı sağlayacak, üretim güçlerini, sürdürülebilir kılacaklarına inanıyoruz. Ekonominin tüm aktörlerini de, KOBİ’lerimize değer yaratmak için, bu üretim seferberliğine katılmaya davet ediyoruz” şeklinde konuştu.

“KOBİ’LERİN İŞLERİNİ DİJİTAL ORTAMA TAŞIMALARINI SAĞLADIK”

Visa Türkiye Genel Müdürü Merve Tezel ise, “Geçtiğimiz iki yılda yaşanan pandemi koşullarında tüketicilerin hızla dijital alışveriş ve ödeme yöntemlerine geçiş yaptığına ve bu değişimin kalıcı hale geldiğine tanık olduk. Bu dönüşüm, işletmelerin de duruma adapte olması gerekliliğini beraberinde getirdi. İşimi Yönetebiliyorum eğitimleri ile bugüne kadar 3.000 KOBİ’ye finansal disiplin ve dijitalleşme alanında eğitim verdik. Dijitalleşme içeriklerinin tamamını bitiren KOBİ’lere ise e-ticarete başlangıç ve dijital pazarlama destek paketleri ile işlerini dijital ortama taşımalarını sağladık. Eğitim içeriklerini de ekosistemin ihtiyaçlarına göre düzenli olarak güncelliyoruz. Bu sene uluslararası ticaret, e-ihracat ve yeşil dönüşüm teması da eğitimlere eklendi. Pandemi döneminin ardından yüz yüze eğitimlerin ikincisini proje ortaklarımız UNDP ve TÜRKONFED ile Van’da gerçekleştirmekten memnuniyet duyuyoruz” dedi.

“KÖYDEN KENTE ULUSAL BİR SEFERBERLİK BAŞLATMALIYIZ”

DOĞUSİFED Yönetim Kurulu Başkanı Müslüm Erbay, herkese eşit mesafede olma çabası içerisinde olduklarını belirterek, “TÜRKONFED’in Bölgesel Federasyonu olarak, DOĞUSİFED, doğu-batı arasındaki ticari köprülerin geliştirilmesi amacıyla kurulmuş, ortak akıl ve uzlaşı kültürü temelinde, evrensel değerler çerçevesinde, ilimizin, bölgemizin ve ülkemizin büyük fotoğrafında buluşma çabasındadır. Bu niyetle dünden bugüne, tüm kamu kurumlarımızla, odalarımızla, sivil toplum kuruluşlarımızla iş birliği içerisinde olduk ve bundan sonra da bulunmaya devam edeceğiz. Herkese eşit mesafede olma çabamızın bir sonucu olarak, bugün bu salondaki birlikteliğimiz, bu kare bizleri ziyadesiyle memnun etmiştir. Bu pozitif atmosferden bölgemizin sosyo ekopolitik kuşağının siyah, beyaz fay hattı üzerinde yer alıyor olmanın dezavantajlarından bahsedip bu atmosferdeki havayı karamsar bir şekle büründürmek istemem. İşsizlikten, yoksulluktan, sosyoekonomik gelişmişlik açısından 81 il arasında en son sırada yer alıyor olmamızdan, ihtisas gümrüğümüzün olmayışından, demir yolu hattımızın feribota mahkum edilmesinden, bölgedeki imkan ve imtiyazlardan yeterince istifade edememekten, kısacası bir yığın sorundan bahsedip olumsuz bir tablo çizmek de istemem. Dünyada gelişmekte olan ülkemizin az gelişmiş bir bölgesinde yer almamızın getirdiği dezavantajlar olabilir. Nitekim bölgemizin soğuk analize baktığımız zaman avantajların, fırsatların ve güçlü yanlarımızın da az olmadığı bilinmelidir. Ancak demokrasi ile ekonomi arasında doğrudan bir ilişki olduğu da unutulmamalıdır. Ülke olarak sorunlarımızı ortak akıl ve uzlaşı kültürü temelinde güçlü ekonomiyi, güçlü demokrasi, güçlü toplum ilkesiyle aşabileceğimize inanıyoruz. Yerel ve bölgesel kalkınma için KOBİ'lerimiz eliyle köylerden başlayarak, kırsalın da içinde yer aldığı bir kalkınma hamlesi başlatılmalı ve köyden kente ulusal bir seferberlik başlatmalıyız” diye konuştu.

“KOBİ'LER, İŞSİZLİĞİN AZALTILMASI VE YENİ İSTİHDAM ALANLARINI YARATMASI NOKTASINDA ÖNEMLİ BİR YER TUTMAKTADIR”

İşimi Yönetebiliyorum Projesi’nin KOBİ'lere sorunları aşma noktasında önemli katkı sağlayacağına inandıklarını belirten Başkan Erbay, “Tabii ekonominin ağır yükünü sırtında taşıyan KOBİ'lerimiz finansmana erişim, kurumsallaşma ve sürdürülebilirlik konusunda ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ekonomi ve kalkınmanın dinamiği konumunda olan KOBİ'ler, işsizliğin azaltılması ve yeni istihdam alanlarını yaratması, dengeli ekonomi ve sosyal kalkınmanın sağlanması noktasında önemli bir yer tutmaktadır. Bu noktada dayanıklı KOBİ'ler düştüğü yarınlarımızın teminatı olabilir. Dolayısıyla bugün bizleri bir araya getiren, İşimi Yönetebiliyorum Projesi’nin KOBİ'lerimize bu sorunları aşma noktasında önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz. KOBİ'lerimizin dijital dönüşüm, yeşil mutabakat, e-ticaret, e- pazarlama konularında şimdiden hazırlıklı olmaları gelecekte uluslararası rekabet için büyük önem arz etmektedir. Bu veriler ışığında, başta en büyük yatırımı, en önemli kalkınma modelinin KOBİ'lere, eğitime, insan kaynaklarına, kadın ve genç istihdamına yapılacak yatırım ile mümkün olacağı inancıyla bu etkinliğimizin KOBİ'lerimizin gelişmesine, yatırım ve istihdamın artmasına, ekonomimizin güçlendirilmesine vesile olmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

Van’daki eğitim toplantısında alanlarında uzman akademisyen ve profesyoneller, uluslararası ticaret ve e-ihracat, yeşil dönüşümün KOBİ’ler için önemi, dijital pazarlama, işletmelerin temel faaliyet döngüsü ve finansmana erişim temalarında birer seminer verdi.

Nisan 2023’e kadar sürmesi planlanan program, Van’ın ardından dört farklı ildeki KOBİ’lere yüz yüze eğitimlerle erişirken, online eğitim sisteminde yer alan yedi farklı temadaki içeriklerini de yaklaşık bin KOBİ temsilcisine daha sunmayı hedefliyor.

Van Bölge Gazetesi: Hacı Yılmaz

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner29