Müdür Kaplan açıkladı; Van’ın suyu sağlıklı mı?

VASKİ Genel Müdürü Ülker Cem Kaplan, kentte son zamanlarda artan ishal vakalarının içme sularından kaynaklanmadığını belirterek, her yıl rutin olarak bu mevsimde ülke genelinde ishal vakalarının arttığını, içme suyu tahlillerinin haftada bir, on günde bir yapıldığını söyledi.

Müdür Kaplan açıkladı; Van’ın suyu sağlıklı mı?

Basın toplantısı öncesinde gazetecilerle sohbet eden Genel Müdür Kaplan, her yıl tüm bölgelerde yaşanan rutin ishal vakalarının içme sularından kaynaklanmadığını dile getirdi.

Kaplan, bugüne dek basın üzerinden kendilerine yönelik tüm eleştirilere yanıt verdiklerini belirterek, haftada bir, on günde bir rutin olarak Sağlık Müdürlüğü tarafından suların tahlil edildiğini, bunun için de para ödediklerini ifade etti.

Her yıl Haziran ve Temmuz aylarında ishal vakalarının arttığını, bunun içme sularından kaynaklanmadığını belirten Kaplan, yıkanmayıp yenilen birkaç meyvenin, çamurla oynamanın, pis suya yakın bölgede bulunmanın bile ishale yol açabileceğini belirtti.

"VAN'IN İÇME SUYU, BİR KAYNAK SUYUDUR"

Van'ın içme suyunun tamamen kapalı ortamlardan sağlandığını belirten Müdür Kaplan, "VASKİ olarak üzücü bir şekilde, yaklaşık son bir haftadır bazı haber sitelerinde ve devamlı olarak sosyal medyada, VASKİ tarafından sağlanan insanı tüketim amaçlı suyun, içme ve kullanma suyunun ishal, kusma gibi hastalıklar yaydığıyla ilgili haberler yayılmış bulunmakta. VASKİ olarak bu konuda açıklama yapma gereği duyduk. Van merkeze su sağlayan şebeke hatlarımız, Gürpınar ilçesinde Bejingir su kaynağından, üstü kapalı bir kaynaktan çıkan su, 1500'lük ve 2000'lik su isale hatlarında kapalı olarak Şabaniye su depomuza gelmektedir. Burada hem gaz klor, hem sıvı klor kullanarak, bunlar klorlanmakta ve bazıları cazibeli olarak şehrin aşağı kısımlarına, bazıları da terfi hatlarıyla şehrin yukarı kısımdaki 2 nolu, 3 nolu, Kevenli su deposu, Bostaniçi su deposu gibi muhtelif yerlerdeki depolarımıza terfi yöntemiyle pompalanmaktadır. Van'ın içme suyu, bir kaynak suyudur. Bu kaynak su, içme suyu arıtmadan geçirilmesi gerekli bir kaynak suyu değildir. Çünkü sürekli kaynakla kontrol altındadır. Depolarımızda klorlama sistemi ile mikrobiyolojik arıtma sağlanmaktadır. Burada içme suyuyla ilgili sürekli kontroller yapılmaktadır. İçme suyu, şehirlerin şebeke sularıyla ilgili kontrol yetkisi belediyemizde veya Su Kanalizasyon İdaremizde değil. İl Sağlık Müdürlüğü'nün kontrolü yetkisindedir. Bu 17.02.2005 tarihli, 25730 sayılı resmi gazetede yayımlanan insani tüketim amaçlı sular hakkındaki yönetmelikle belirlenmiştir. Bunu belirleyen belediyeler değil, hükümetimizin Sağlık Bakanlığı'na verdiği yetki ile içme suyu ve insani tüketim amaçlı sularla ilgili kontrol yetkisi tamamen Sağlık Bakanlığı'ndadır" dedi.

"BİZİM İÇME SULARINDA HASTALIK YAPACAK HERHANGİ BİR MİKROBİYOLOJİK BELİRTİ YOKTUR"

Van'daki içme sularının Sağlık İl Müdürlüğü tarafından düzenli olarak kontrol edildiğini belirten Müdür Kaplan, "Düzenli periyotlarla, bizim müdahalemizin dışında, bizden bağımsız olarak, bazen 7 günde bir, bazen 10 günde bir, bazen 3 günde bir, bazen şikayete göre veya bazen bizden bağımsız olarak kaymakamlıklar, valilik, vali yardımcılıkları, açık kapı, belediyeler tarafından bizden bağımsız olarak ilçe sağlık müdürlüklerine yada il sağlık müdürlüklerine, resmi kurumlar tarafından başvuru yapılır. Burada bir hastalık belirtisi var, burayı bir test yapın diye başvurular yapılır. Van'daki içme suları bizim kontrolümüzün dışında, kontrol ediliyor. 3 merkezi ilçemizin Haziran ve Temmuz ayında yapılmış test sonuçları elimizde var. Her ilçenin Halk Sağlığı Laboratuvarı tarafından yapılmış, testler mevcut. Diğer 10 ilçemizde de rutin aralıklarla yapılan test sonuçları yine elimizde mevcuttur. Test sonuçlarına göre bizim içme sularında hastalık yapacak herhangi bir mikrobiyolojik bir belirti yoktur. Buda Sağlık İl Müdürlüğü tarafından test edilmiş ve raporlar bize gönderilmiştir. Bu merak edilecek veya gizlenecek bir durum değil. Bu sonuçlar istediğiniz zaman Halk Sağlığı Müdürlüğünden veya VASKİ'den kontrol edebilirsiniz" diye konuştu.

"HASTALIĞIN NEREDEN GELDİĞİNİ BİLEMEYİZ"

Şikayet sahibi bazı vatandaşlarla görüşme yaptığı belirten Müdür Kaplan, "Neden dolayı şikayetçisiniz diye sordum. Çocuklarım ishal oldu diye cevap verdiler. Hangi hastane gittiklerini sordum, x hastanesine gittik dediler. X hastanesiyle görüştük ve oradaki doktor beyle görüştüğümüz zaman, 'doktor bey siz bunun içme suyundan kaynaklı olduğuna dair bir veriye ulaştınız mı' diye sorduk. Bize hayır dedi. 'Hastalığın sudan kaynaklı olduğuna ulaştınız mı' diye sorduğumuz da ise hayır dedi. Daha sonra detaylı bir araştırma yapmak zorunda kaldık. Şehrimizde veya bütün şehirlerde, her yıl havaların ısınmasıyla beraber, insanların sokaklara çıktığı, çimlerde oturduğu, ağaçlardan kopardığı meyveleri yıkamadan yediği veya çocukların sokakta gördüğü çamurlu bir suya düştüğü, hortuma ağzımızı dayayıp su içtiğimiz zamanları da bilirseniz, mikrobu nereden alacağınızı tahmin edersiniz. Bundan dolayı biz sizin hastalığı, yada hasta olmuş bir vatandaşın nereden hasta olduğuyla ilgili bir yorum yapamayız. Biz sadece görevimiz olan içme suyunu sağlarız ve İl Sağlık Müdürlüğü de görevi olan kontrol işiniz yapar. Hastalığın nereden geldiğini bilemeyiz. Başhekimliklerimizle, İl Sağlık Müdürlüğümüzle, bizzat doktorlarla yaptığım görüşmede, böyle bir testin yapılmadığını öğrendik. Şikayet sahibi bazı vatandaşlarımıza da ulaştık. O vatandaşların da ellerinde doktor raporu olmadığı sonucuna ulaştık. 'Sudan hasta oldunuz' cümlesinin karşılığı, 'içme suyundan hasta olduğunuz' demek olmayabilir" ifadelerini kullandı.

"BU TÜR ALGI SİYASETLERİ İLE İŞİMİZ YOK"

VASKİ'yi Van'ın gözbebeği kurumu haline getirmek için ellerinden geleni yapacaklarını belirten Kaplan, "Yaklaşık olarak 1,5-2 yıla yakındır VASKİ'de çok büyük işler yapılıyor. Van Gölü kirliliğiyle ilgili arıtma tesisimiz faaliyete geçti. 'VASKİ gerçekten bir başarı hikayesi' sloganımız vardı. Bunu herkes hatırlar. VASKİ'nin Van'ın gözbebeği kurumu olması için elimden geleni yapacağım. Bu tür algı siyasetleri ile işimiz yok. Bizim daha çok işimiz var. 6 tane daha arıtması olmayan ilçemiz var. Altyapı yatırımı yapmamız gereken ilçelerimiz var. Van'ın gözbebeği olan Edremit'in kanalizasyon altyapısını bitireceğiz. Muradiye, Çaldıran, Özalp, Saray, Gürpınar ve Bahçesaray ilçelerimizin arıtma tesislerini yapacağız. Yıl içerisinde bu müjdeleri alacaksınız. Çatak ilçemizin arıtma tesisinin kurum kabulleri yapıldı. Çok yakın bir tarihte oraya da su alacağız. 2020 yılı pandemi ile geçtiği için, ilçelerimizde veya şehir merkezimizde çok fazla yatırım yapamamıştık. Ama 2021 yılı VASKİ'nin yatırım yılı olacak. Bütün ilçelerimizi ziyaret ederek, bütün ilçelerde yaptığımız ve yapacağımız, hatta başladığımız yatırımları paylaşacağız. Her yıl şehir merkezinde sulama mevsimi dediğimiz, bu mevsimde yaşanan susuzluk sorunu vardı. Özellikle Şabaniye mahallemizde, Kurubaş mahallemizde, Bostaniçi mahallemizde, Beyüzümü mahallemizde, Akköprü mahallemizde sürekli bir susuzluk şikayeti alırdınız. Bu sorun her yıl vardı. Biz göreve geldikten sonra 1,5 yıl içerisinde, daha önce yarım kalmış bir projeyi tamamlayarak, Şabaniye terfi merkezimizden, Kurubaş terfi merkezimize yeni bir terfi istasyonu devreye aldık. 24 saatlik su kesintisi yaptığımız dönemde, o terfi hattının önünde bir açıklama yapmıştım. 15 binlik su depomuzdaki suyu boşaltıp, orada yeni bir terfi merkezini devreye alacağımızı paylaşmıştım. O inşaatımız da bitti, çok yakın zamanda hizmete alacağız" dedi.

"SUYUMUZDA HASTALIK YAPICI, HERHANGİ MİKROP BULUNMAMAKTADIR"

Müdür Kaplan konuşmasının devamında, "VASKİ'nin Gürpınar'dan Van'a getirdiği ve bu şehirde dağıttığı şebekemizde veya suyumuzda herhangi bir şekilde hastalık yapıcı, herhangi bir mikrop bulunmamaktadır. Buda bizim tespitimiz değil, Sağlık İl Müdürlüğü'nün tespitidir. Bu bize de tevdi edilmiştir. Bizim talebimiz üzerine değil, görevleri gereği rutin olarak yaptıkları iştir. Sağlık İl Müdürlüğü'ne sizde gidip, sondajınızla ilgili bir test yaptırabildiğiniz gibi, bize resen bu testleri yapıyor ve aylık yaklaşık olarak 300 bin lira ile 500 bin lira arasında VASKİ bunun için para ödüyor. Bu bedava yapılan bir işlem değil. Nasıl ki siz bir su kaynağı buldunuz veya bahçenizde bir sondaj vurdurttunuz bunun içilip, içilemeyeceğini test etmek için Halk Sağlığı Müdürlüğü'ne gidiyorsanız, bizde onların bize resen yaptıkları testlerin parasını ödüyoruz. Bizim kaynaktaki suyumuz, depoya gelinceye kadar test ediliyor. Depoda klorlandıktan sonra, şebekeye verilmeden önce kapalı şebekede test ediliyor. Test yapmadığımız tek bir yer var, oda sizin evinize girdikten sonra. Orada da depolarınız var. Özellikle eski siteler için konuşuyorum. Su uzun süre bir deponun içerisinde beklediğinde, yosunlaşmadan tutun, çamurlaşmaya kadar her şey olabiliyor.  Uzun süreden kastım, 5 ile 10 yıl gibi uzun süreler. Eğer bir siteniz var ise ve orada yaşıyorsanız, o deponun temizliğini mutlaka kontrol edin. Özellikle su kesintilerinde, depodaki suyunuz tamamen boşaldıktan sonra, o depodaki çamur ve yosun, dipten kalkıyor. Bu çamur ve yosun sizin şebekenizin içerisine gelebiliyor. Veya arızadan dolayı o borunun içerisine ister istemez, çamur kaçabiliyor. Birde suyumuz çamurlu geliyor, diyenler oluyor. 15 dakika sonra o sorun tekrarlamıyor. Site altlarında bulunan su depolarında ne olduğu bizim görevimiz değil. Bütün site sahipleri depolarını mutlaka kontrol ettirsin. Gönül rahatlığı ile VASKİ'nin şebeke suyuna güvenebilirsiniz. Bunu ben değil, Sağlık İl Müdürlüğü söylüyor" diye konuştu.

Van Bölge Gazetesi: Bişar Ulutaş

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER