Demiroğlu: Kızılay'a bağışlar konusunda destek istiyoruz

Kızılay Van Şube Başkanı Uğur Demiroğlu, kızılay olarak her zaman için insanlığa büyük katkılar sunmaya çalıştıklarını belirterek, "Deprem, sel, çığ ve birçok afette vatandaşımızın yanında olmaya çalışıyoruz. Ama insanlara faydalı olmamız için bir gelirimizin olması şart. O yüzden duyarlı vatandaşlarımızdan ayni ve nakdi bağışlar konusunda destek istiyoruz" dedi.

Demiroğlu: Kızılay'a bağışlar konusunda destek istiyoruz

  Kızılay Van Şubesi'nin yönetimi kentte bulunan gazetecilerle bir araya geldi. Özellikle 2020 yılında yapılan çalışmaların anlatıldığı programda, yine daha önceki yıllarda gerçekleşen faaliyetlerden söz edildi.

  Kahvaltılı basın toplantısı, Kızılay'ın İpekyolu üzerindeki Van Ticaret Borsası'nın arkasında bulunan hizmet binasında gerçekleşti.

  Kızılay Van Şube Başkanı Uğur Demiroğlu, yönetim kurulu üyeleri, gönüllüler ve gazeteciler bir araya geldi.

  ÇELİK: PANDEMİYE RAĞMEN GÜZEL ÇALIŞMALAR YAPTIK

  Kahvaltı sonrası gerçekleşen basın toplantısında ilk olarak konuşan Türk Kızılay Güneydoğu Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr. İbrahim Çelik, Covid pandemisine rağmen güzel çalışmalara imza attıklarını söyleyerek, "Van Bölge Kan Merkezi olarak Van, Bitlis, Muş, Ağrı ve Hakkâri il ve ilçelerinde bulunan 29 hastanenin, kamu ve özel tüm hastanelerin kan ihtiyacını biz karşılıyoruz. Gönüllü kan bağışı yapmak isteyen uygun vatandaşlarımızdan öncelikle kan bağışlarını kabul ediyoruz. Bölge Kan Merkezi'mizdeki laboratuvarımızda almış olduğumuz bu kanları ürünlerine ayrıştırıp, 3 ürün elde ediyoruz ve hastanelerimizin istemi doğrultusunda, hangi ürüne ihtiyaçları varsa hastanelerin hizmetine bu ürünleri sunuyoruz. 2020 yılında bilindiği gibi bir pandemi dönemi başladı ve halen devam ediyor. Biz 2020 yılı Mart ayında başlayan Covid pandemisine rağmen faaliyetlerimizi yoğun bir şekilde sürdürerek geçen yıl 47 bin ünitenin üzerinde bir kan bağışı elde ettik ve bunların ürünlerine ayrıştırılması ile 75-80 bin ünite civarın bir kan ürünü hastanelerimizin hizmetine sunduk. Bu anlamda hastanelerimizin %99 oranında kan ihtiyaçlarını karşıladık. Bunun haricinde covid tedavisinde kullanılan immun plazma alımı gerçekleştirdik ve immun plazmaları da hastanelerimizin hizmetine sunarak, covid tedavisinde de etkin bir rol oynamış olduk" dedi.

  ÇELİK: 52 BİN ÜNİTE KAN BAĞIŞI HEDEFİMİZ VAR

  Bu yıl için 52 bin ünite kan bağışı hedeflerinin olduğunu dile getiren Çelik, "Kan bağışları konusunda sizlerden de tanıtım adına destekler bekliyoruz. Bu yıl da 52 bin ünite kan bağış hedefimiz var. İlk iki aylık döneme baktığımız zaman, kan bağışı hedefimizde herhangi bir sıkıntı yaşamadan faaliyetlerimize devam ediyoruz. Tabi bu faaliyetlerimizi, kan bağışı alımlarımızı gerçekleştirirken, kan bağışçı kazanma faaliyetlerimiz var. Biz bugünün kan ihtiyacını karşılamakla yetinmeyip, geleceğe dair, geleceğin kan bağışçılarını kazanmak için eğitim faaliyetleriyle, bilinçlendirme faaliyetleriyle toplumda bir farkındalık oluşturmak ve düzenli, en güvenli kan bağışçısına ulaşıp hastanelerin bu ihtiyacını en güvenli kan ürünü ile karşılamayı hedefliyoruz. Bu konuda vatandaşların bilinçlendirilmesi konusunda basınımızın çok büyük katkıları var. Bu konuda sizlere minnettarız" şeklinde konuştu.

  YELTEKİN: KIZILAY'IN 15 ÜLKEDE FAALİYETLERİ SÜRÜYOR

  Türk Kızılayı olarak dünyanın 150 ülkesinde faaliyetlerin devam ettiğini belirten Kızılay Van Şubesi Başkan Yardımcısı Ferhat Yeltekin ise, "Bizler afet olduğunda, işin gıda kısmını, beslenme kısmını, iaşe kısmını ve insanların ayni anlık ihtiyaçlarını, battaniye gibi, kıyafet gibi, giysi gibi acil ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Afet olduğu andan itibaren, ilk 1 - 1,5 saat içerisinde afet bölgesine ulaşıyoruz. Afet bölgesine ilk önce çorbamızla gidiyoruz. Sıcak çorba ile insanların psikososyal yapılarına da destek olmaya çalışıyoruz. Bu bir moral, motivasyon yöntemi. Süreç ilk olarak böyle başlıyor. İnsanların yanlarında olduklarını hissediyor. Yalnız olmadıklarını ve birilerinin geldiğini hissediyor. Şuanda Kızılay dünyada 150 ülkede faaliyetleri var. Böyle bir insanı yapı oluşturduk. Türkiye'de en sık meydana gelen afet herkesin malumu depremdir. Daha sonra heyelan, kaya düşmesi, yangın, çığ gibi afet durumların tamamında Kızılay sahada, işin içinde ve insanlarımızla beraber. Düzce depreminde malum 99 bin insanımız canını kaybetmişti. O süreçten sonra afet planları tekrar gözden geçirildi, yapılacak olan işler gözden geçirildi ve çok daha etkin, çok daha ulaşılabilir, çok daha güçlü bir şekilde afetlere müdahalede bulunabilir bir yapı meydana getirildi. Bu kapsamda Kızılay'a da bir rol verildi. Bizde bir dernek olarak devlet kuruluşu olan AFAD gibi ciddi bir şekilde bu olayın içerisinde yer alıyoruz" dedi.

  "VAN'DAKİ AŞEVİMİZİ YENİLEDİK"

  Van'da bulunan aş evinin yenilendiğini, aynı anda 314 bin kişiye sıcak yemek verme imkanına kavuştuklarını söyleyen Yeltekin, "Şuanda 314 bin kişiye sıcak yemek verebilecek kapasiteye sahibiz. Bir anda 314 bin kişiye sıcak yemek verebilecek kapasitemiz var. Van Şubesi olarak mutfağımızı yeniledik. Aşevimiz 2011 depreminden sonraki 1,5 yıl da bizden çıkmış ve kaymakamlık bünyesine verilmişti. Aşevimizi geri aldık ve hem altyapıyı güçlendirdik, hem de malzemelerimizi yeniledik. Şuanda 40 bin civarında günlük, anında yemek çıkarabilecek kapasiteye ulaştık. Bu çok ciddi bir kapasitedir. Van depremi sürecinde burada aşevini ben yönettim. O zaman biz 40 bin kapasiteyi bulmak için kurumların kapısını çalıp, bize mutfağınızı bize ödünç verebilir misiniz diye doğrusu yalvardık. Özel İdarenin, üniversitenin, belediyenin mutfağını toparlayarak bir şeyler yapmaya çalıştık. Sıcak yemek işi çok riskli bir iş, çünkü gıda zehirlenmesi olmaması gerekiyor. İnsanların memnun kalması gerekiyor. İnsanlara sıcak yemek götürürken, onların sağlığını da korumak zorundasınız. Van depremi sürecinde 18 milyon porsiyon yemek dağıtıp, tek bir tane gıda zehirlenmesi yaşamadık. 250 İŞKUR personeliyle bu faaliyeti yürütmüştük. Hepsine gerekli eğitimleri vermiştik ve böyle bir yapı ortaya çıkarmıştık" dedi.

   YELTEKİN: KIZILAY OLARAK DEPREMDE SAHADAYDIK

  Özellikle Van Depremi yaşandığında hep sahada olduklarını dile getiren Ferhat Yeltekin, "Hepimiz Van depreminin tecrübesini yaşadık. Çok üzücü anılarımız ve çok sevindiğimiz anılarımız da var. Kızılay'ın da bu süreçte yaptığı faaliyetleri önce sıcak yemekle başladı. Daha sonra çadır kentler kuruldu. Çadır kentlerde yine Kızılay'ın çadırları vardı. Akabinde konteyner kentler kuruldu. İnsanlar kalıcı konutlarına ulaşıncaya kadar, biz o insanlara sıcak yemek, gıda kolisi, mutfak malzemesi, giyim malzemesi, battaniye, yorgan, yastık, yatak, bebeklere bebek bezinden, hijyen setine kadar onları hiç yalnız bırakmadık. İhtiyacın ortaya çıktığı her aşamada, insanlara destek olup, yardımcı olmaya çalıştık. Bizim en önemli gücümüzden bir tanesi de gönüllü gücümüz. Kızılay gönüllü bir kuruluştur. Yönetimimiz, bizler, ekibin büyük bir bölümü gönüllü kişilerden oluşuyor. Buradan hiçbir madde menfaat elde etmiyoruz. Tamamen gönüllü olarak kendi işimizden, kendi görevlerimizden ayırdığımız zamanlarda Kızılay'a hizmet ediyoruz. Bu bir gönül, sevda işi, böyle bir yapımız var. Köylerde insanları evlerine kadar yemeklerini götürdük. İhtiyaçlarını karşıladık. 35 bin 432 aileye, 177 bin 163 kişiye gıda kolisi teslim ettik. Tüm ailelere psikososyal destek sunduk. Böyle bir faaliyet ortaya çıktı. Çocuklarımızla güzel vakitler geçirdik. Van depreminde hiçbir zaman kat stoklarımız 800'ün altına düşmedi. O süreçte hiçbir kan sıkıntısı yaşamadık" şeklinde konuştu.

   "VEKALETEN KURMAN KESİMİNİ ÇOK ÖNEMSİYORUZ"

  Kızılay'ın bir diğer görevinin ise vekâleten kurban kesimi olduğunu dile getiren Yeltekin, "Kurban bağışını çok önemsiyoruz açıkçası. Çünkü kurbanınınız Kızılay'a verdiğiniz zaman o kurbanlar yıl boyu insanların evlerine kavurma, kıyma ve kuşbaşı olarak gidiyor. Kurban vekâlet süreci yıl boyu devam eden bir süreçtir. Bu yüzden vekâleten kurbanı çok önemsiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız bu anlamda hiçbir zaman bizden desteğini esirgemiyor. Bu konuda da minnettarız. Göreve geldiğimiz günden bu yana hiç durmadan, hiç yılmadan koşturmaca halindeyiz. Üniversitede giysi evi oluşturduk ve yardıma muhtaç insanlara el uzattık. Yardıma muhtaç aileler yine giysi evlerimizde ihtiyaçlarını karşılayabiliyorlar. Bölgemizde doğal afetler sıkça yaşanıyor. Her afette, her olayda bölgede olduk. Yaşlılar haftasında yine yaşlılarımızı unutmadık. Onları ziyaret ettik ve hayır dualarını aldık. Birçok ilçemizde okullara giyim, kıyafet, kırtasiye gibi yardımlar yaptık. Öğrencilerimize gerekli eğitimler verdik. Kanser haftasında hastalarımızı ziyaret ettik. Çocuklarımızla sık sık bir araya gelerek onları eğlendirdik. Gıda kolileri bağış kampanyası başlattık. Bu süreçte buna çok ihtiyacımız var. Pandemiden dolayı ihtiyaç sahibi insanların sayısı fazlalaştı. Şuana 6 bin koli dağıttık. Bugün 6 bin koli daha olsa dağıtıp bitirebiliriz. Gıda kolisi bağışı konusunda destek bekliyoruz. Yeni doğan bebeklerimizi unutmuyoruz. Onlara yeni doğan bohçası hediye ediyoruz. Engellilerimizle ilgili faaliyetlerimiz var. Engelliler haftasında onları yalnız bırakmıyoruz. Onların her türlü ihtiyaçlarını gideriyoruz. Yetim çocuklarımızla bir araya geliyoruz. 15 Temmuz Milli Birlik ve Beraberlik Günü'nde yine sahada görev aldık" ifadelerini kullandı.

   BAŞKALE DEPREMİ'NDE 50 GÜN BOYUNCA 5 BİN KİŞİYE YEMEK DAĞITILDI

  Yeltekin, Başkale depreminde yapılanları da anlatarak, "5 bin kişiye, 3 çeşit yemeği 50 gün boyunca ulaştırdık. Bu süreçte STK'larımızla görüşmelerimizi sürdürdük. Başkale'de kurulan çadır kentleri ziyaret ederek, insanlara kıyafet, hijyen malzemesi desteğinde bulunduk. Diğer şubelerimizle beraber bu işi ortaklaşa yaptık. Pandemi sürecinde 65 yaş üstü olan, kimsesi olmayan ve evden çıkamayan insanlarımızı yalnız bırakmıyoruz. Her an yanlarındayız ve ihtiyaçlarını gideriyoruz. Vefa Destek Grubu dışında kendi imkânlarımızla bu insanların yanında olup, ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyoruz. Geçtiğimiz yıl bin 500 civarında insanımızı iftar yemeği verdik. Bu ramazan ayında da aynı faaliyeti yine yürüteceğiz. Bunun içinde ayni ve nakdi bağışa ihtiyacımız var. Hem temel gıda, hem nakdi bağış bu konuda da desteğe ihtiyacımız var. Hepimiz düzenli kan bağışçısı haline geldik. Kumanya ile insanların evlerine sıcak yemekler götürüyoruz. Öğrencilerimize uzaktan eğitimden yararlanabilmeleri açısından imkânlarımız doğrultusunda tablet desteğinde bulunduk. Kırtasiye yardımında bulunduk. Bölge Hastanemize 2 adet solunum cihazı bağışladık. Burada bir koltuk altı deposu yapmayı hedefliyoruz. Bu depo 600 metrekare civarında, afet anında hemen içinden afet malzememizle sahaya çıkabileceğiz, bir lojistik depo olacak. Çok önem verdiğimiz bir proje. İnşallah en kısa sürede temelini atacağız" diyerek sözlerini tamamladı.

  Kızılay Van Şube Başkanı Uğur Demiroğlu ise basından tanıtım ve bağışlar konusunda destek isteyerek, "Özellikle pandemiden dolayı bir gelir kaybımız oldu. İstediğimiz gelir ve bağışlar olmadı. Bu yeni süreçte siz gazetecilerden de Kızılay'ın tanıtımı konusunda, bağışların olması ve teşvik edilmesi noktasında destekler bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

  Program objektiflere verilen pozla sona erdi.

  Van Bölge Gazetesi: Bişar Ulutaş

Güncelleme Tarihi: 31 Mayıs 2021, 13:03
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER