Başkan Yürektürk: Taleplerimiz kulak ardı ediliyor

Türk Eğitim-Sen Van Şube Başkanı Selçuk Yürektürk, promosyon ücretleri, kariyer basamakları sınavı, eğitim ödenekleri, sözleşmeli istihdam sorunu ve eğitim çalışanlarının genel sorunları hakkında açıklamalarda bulundu. Sendika binası önünde bir araya gelen üyeler adına açıklamalarda bulunan Yürektürk, eğitim çalışanlarının bir takım taleplerinin kulak ardı edildiğini söyledi.

Başkan Yürektürk: Taleplerimiz kulak ardı ediliyor

Türk Eğitim-Sen Van Şubesi Başkanı Selçuk Yürektürk, ilçe temsilcileri ve sendika üyeleri, sendika binası önünde bir araya gelerek, eğitim çalışanlarının yaşadığı sorunlarla ilgili basın açıklaması yaptı.

"EĞİTİM ÇALIŞANLARININ BİRÇOK TALEBİ VAR"

Kalabalık adına basın açıklamasını okuyan ve eğitim çalışanlarının bir takım taleplerinin kulak ardı edildiğini vurgulayan Türk Eğitim-Sen Van Şube Başkanı Selçuk Yürektürk, "Öncelikle ekonomik sıkıntılarla boğuşan öğretmenlerimizin başta kariyer basamakları sınavlarının iptali olmak üzere; promosyonların güncellenmesi, eğitim öğretim ödeneğinin bir maaş tutarına yükseltilmesi ve tüm eğitim çalışanlarına verilmesi, sözleşmeli istihdam modelinin kaldırılması, memur ve şeflerimizin 3600 ek göstergeden yararlanması, şube müdürlerimizin nakil talepleri ve kariyer basamaklarından yararlandırılma talepleri, üniversite idari personelimizin nakil sorununun giderilmesi, gibi pek çok talepleri vardır" dedi.

"ÖĞRETMENLER, KARİYERLERİNİN SINAVLA BELİRLENMESİNDEN RAHATSIZ"

Türk Eğitim-Sen olarak, öğretmenler için kariyer basamaklarında sınavın kaldırılmasını 16 yıldır istediklerini söyleyen Başkan Yürektürk, "16 yıl önce kariyer basamaklarında nasıl ki sınava karşı isek, bugün de aynı noktadayız ki en son 8 aralık 2021'de yine burada basın açıklaması yaptık ve yine sınava karşı olduğumuzu belirttik. Ayrıca Sayın Milli Eğitim Bakanımızın öğretmeni sınavdan kaçıyor gibi göstermesi kamuoyunu yanıltmıştır. Herkes bilsin ki öğretmen sınavdan kaçmıyor, öğretmen kariyerinin sınavla belirlenmesinden rahatsız. Teorik bir takım bilgilerle uzman olunamayacağı öteden beri savunduğumuz bir durumdur. Çünkü öğretmenlik yaparak yaşayarak yüz yüze aktarım yapma sanatıdır. Bakanlıktan talebimiz sınavsız olarak on yılını dolduran her öğretmenimize uzman öğretmen, yirmi yılını dolduran her öğretmenimize başöğretmen unvanı verilmesidir. Bu konuda Türk Eğitim Sen kararlıdır ve 1 Ekim'de meclisin açılmasıyla birlikte mücadelesini mecliste milletvekillerimiz aracılığıyla sürdürecektir" diye konuştu.

"EĞİTİM ÇALIŞANLARININ HAKKINI İSTİYORUZ"

Geçmişte yapılan yanlış promosyon anlaşmaları neticesinde Van'ın Bahçesaray ilçesindeki eğitim çalışanlarının bugüne kadar hiç promosyon ücreti alamadığını söyleyen Başkan Yürektürk, "Merkez ilçelerimizdeki çalışanlarımız ise aylık 90 TL gibi komik adeta sadaka almaktadır. Diğer ilçelerimizde ve üniversitemizde de durum pek farklı değildir. Biz bunu kabul etmiyoruz. Eğitim çalışanlarının hakkını istiyoruz. Veriler göstermiştir ki bankalarımız son bir yılda karlarını dörde katladıkları halde memurun sırtından nasıl geçinirim hesabından vazgeçmemişler. Enflasyon resmiyette %80 olsa da hissedilen enflasyon yüzde yüzün çok üzerindedir. Enflasyondan kaynaklı memur maaşlarında bir artış söz konusu iken promosyonlarda hiçbir artışın olmaması adilce değildir. Biz promosyonların güncellenmesini ve yeni yapılacak promosyon anlaşmalarının da peşin olarak ödenmesini ayrıca şartnameye önümüzdeki süreçte oluşacak enflasyon farklarının da alınabilmesi için madde eklenmesini talep ediyoruz. Adil olan promosyonların günün şartlarına uygun hale getirilmesidir. Şayet bankalar bu konuda gerekli adımları atmadıkları takdirde öğretmenlerimiz maaş aldıkları bankalardaki fatura ödeme talimatları ve kredi kartlarını kullanmayarak gerekli tepkileri vereceklerdir" ifadelerini kullandı.

"ÖDENEKLERDE SIKINTILAR YAŞANIYOR"

Eğitim-öğretim ödeneğinde de sıkıntıların yaşandığını söyleyen Başkan Yürektürk, "1325 TL olan eğitim ödeneği artırılsın diyoruz. Talebimiz eğitim ödeneğinin yalnız öğretmenlere değil tüm eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında verilmesidir. Bu çok diyorsanız kırtasiye malzemelerine gelen zam oranında artış yapılsın ve tüm eğitim çalışanları bundan faydalansın. Bir diğer derdimiz maalesef sözleşmeli istihdam modelidir. Biz sözleşmelilerin şartlarının iyileştirilmesini istemiyoruz. Biz sözleşmeli istihdamın kaldırılarak, yerine kadrolu atamanın yapılmasını talep ediyoruz. Ayrıca üniversitede idari personellerin tayin hakları kanayan yaramızdır. Bu hak yaşam hakkıdır ve rektörün iki dudağı arasına bırakılmamalıdır. Yine üniversitede görev yapmasına rağmen kurum geliştirme ödeneği ve hiçbir ödenek-tazminattan faydalanamayan çalışanlarımıza hakkı ödenmelidir. Personel için sürgün maddesi olarak kabul edilen geçici görevlendirme maddesi kaldırılmalıdır. ÖSYM ve açık öğretim sınavlarında ayrım yapılmadan adaletli bir dağılım yapılmasını talep ediyoruz. Son dönemde kendilerini ötekileştirilmiş hisseden şube müdürlerinin mali haklarının iyileştirilmesi, genel idari hizmetler sınıfında çalışan şube müdürlerinin de dahil edileceği eğitim yönetimi hizmetleri sınıfının oluşturulması, asıl mesleği öğretmen olan şube müdürlerinin de uzman öğretmen ve başöğretmen unvanlarından sınavsız faydalandırılması, belediyelerin ve diğer kamu kuruluşlarının öğretmenlere sunduğu imkanlardan şube müdürlerinin de faydalandırılmasını talep ediyoruz" dedi.

"KAMU ÇALIŞANI, DEVLETİN ELİ-KOLUDUR"

Türk Eğitim Sen'in milli değerlerle yoğrulmuş kutsal hak mücadelesinin sendikal mevziisi olduğunu söyleyen Başkan Yürektürk, "Atatürk, bayrak ve vatana sadakati ile bağımsız, ilkeli ve kararlı sendikal mücadelenin yegane adresidir. Siz hiç Türk Eğitim-Senli diye şüphe duyulan, hesaba çekilen bir kişi gördünüz yâda duydunuz mu? Biz hiç Türk Eğitim Sen'in üyelerini bulanık zamanlarda ortada bırakıp gittiğini gördünüz mü? Tribüne oynayan, asıl gayesi günü kurtarmak olan, eğitim çalışanlarından aldıkları yetkiyi yandaşlarına makam mevki için kullanmaktan başka hiçbir vasfı olmayanlara inat eğitim çalışanlarının tek umudu Türk Eğitim Sen'dir. İlkesi önce ülkesi olan bizlerin amacı bağcıyı dövmek değildir. Sorunlarımızı kamuoyu ve yetkililerle paylaşmaktır. Daha verimli çalışmak, üretmek, ülkemize değer katmak bizim şiarımızdır. Kamu çalışanı, devletin eli-koludur. Yetkililere sesleniyoruz. Görevini en iyi şekilde yapmaya çalışan arkadaşlarımızın bu hak taleplerine duyarsız kalmayın. Gelin gayet makul olan taleplerimizi karşılayın" diyerek sözlerini tamamladı.

Grup basın açıklamasının ardından, sessiz bir şekilde dağıldı.

Van Bölge Gazetesi: Hacı Yılmaz

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER