Kaplan: VASKİ üzerinden algı oluşturuluyor

Van Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürü Ülker Cem Kaplan, son zamanlarda kurumları aleyhinde algı oluşturmak isteyen kesimlerin olduğunu belirterek, kırsal bölgelerde kimsenin icraya verilmediğini, kent merkezinde ise 3 yıl, 5 yıl, 10 yıl, hatta 15 yıla yakındır su borcunu ödemeyen 7 bin 600 kişinin icraya verildiğini söyledi. Kaplan, icraya verilenlerin yüzde 37'sinin de 45 gün içinde borcunu ödediğini ifade etti.

Kaplan: VASKİ üzerinden algı oluşturuluyor

Van'daki yerel ve yaygın medya mensupları ile bir araya gelerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan VASKİ Genel Müdürü Ülker Cem Kaplan, mevcut borç, ödenen borç, yapılandırma miktarları, toplam abone ve icraya verilen abone sayıları konusunda detaylı açıklamalarda bulundu.

Edremit İlçesi Kocaeli Parkı'nda gerçekleşen kahvaltılı basın toplantısında, Genel Müdür Kaplan'ın yanı ıra, Genel Müdür Yardımcıları; Abdulvehap Gezgen, Emre Eşme, Kemal Balkış ve daire başkanları da hazır bulundu.

VASKİ'nin 2014 yılında kurulduğunu, bugüne dek biriken borçların büyük bölümünün ödendiğini, kendi dönemlerindeki borcun önemli bölümünün Van Arıtma Tesisi olduğunu, borçların da yapılandırıldığını söyleyen Kaplan, büyükşehirler arasında en ucuz suyu Van'ın kullandığını belirtti. Kaçak su kullananlar ile ilgili affın olmayacağını, gerekli cezanın devam edeceğini belirten Genel Müdür Kaplan, bu konuda basından da destek istedi. Durumu kötü olan ve su borcunu ödeyemeyen vatandaşlara da her konuda yardımcı olduklarını anlatan Genel Müdür Kaplan, kaymakamlar, sosyal vakıflar aracılığıyla bu konuda her türlü desteği sunduklarını dile getirdi.

"KURAKLIK OLUMSUZ ETKİLİYOR"

Yaşanan kuraklıkların, içme suyu sorununa yol açtığını söyleyen Kaplan, "Van'daki su durumuyla ilgili her yıl Ocak ayının 15 ile Şubat ayının sonuna kadar bir kuraklık yaşarız. Bu bütün su kaynaklarında da böyledir. Ancak bu yıl diğer yıllardan farklı olarak, Aralık ayının 15'nde başlayan ve halen devam eden bir kuraklık söz konusu. Buda şehrimizi besleyen ve özellikle şehir merkezini besleyen Bejingir'de dip seviyesini yaşamamıza neden oldu. Bazı tedbirler aldık. Şehir merkezin birkaç günlük vana ayarlamaları yaparken yada şebekede basınç ayarlamaları yaparken, bazen şehir merkezinde su kesintileri haberlerini duyduk. Şuanda durumumuz iyi. Bu yıl yoğun bir şekilde yağan karların erimesi ile de bu sıkıntıyı güzel bir şekilde aşacağımıza inanıyorum. Gerçekten son bir iki aydır çok sıkıntılı bir dönem geçirdik. Yaklaşık 2 yıldır devam eden Van Gölü Havza Koruma Eylem Planı adı altında, Van Gölü'ne dökülen kanalizasyon sularının arıtılmasıyla ilgili yürütülen bir proje var. Bu projeyi Sayın Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Hanım sahiplendi, Çevre Şehircilik Bakanlığımız sahiplendi ve bu proje kapsamında 2018 yılında yapımına başlanan, Van İleri Biyolojik Arıtma Tesisi şuanda dört dörtlük bir şekilde çalışıyor. Bununla beraber Van Gölü'nün kirlenmesine sebep olan ikinci büyük kirleticimiz, Erciş ilçesiydi. Erciş'te Gölağzı Arıtma Tesisimizi de diğer arıtma tesislerimiz gibi çalışır duruma getirdik. Yine Erciş'te Çelebibağı Arıtma Tesisimiz vardı. Yine göl kenarında olan başka bir tesisimiz, Edremit Arıtma Tesisi'ydi. Bu arıtma tesisimiz, depremden sonra yapılan TOKİ bölgesini arıtan bir tesis. Bu tesisimiz de şuanda dört dörtlük çalışmaktadır. Gevaş Arıtma Tesisimizin işletmesiyle ilgili bütün problemleri giderdik ve bugün Van Gölü kenarında Van'dan kaynaklı bir kirlenme yoktur. Büyükşehir Belediyemizin dip çamur temizleme çalışmasıyla birlikte, bahar aylarında daha farklı bir Van Gölü göreceğimizi söyleyebilirim. Van Gölü kenarındaki arıtmalarımızın tamamı, dört dörtlük bir şekilde çalışıyor. Çevre Şehircilik Bakanlığımız iyi çalışan arıtma tesislerini Çevre Yönetim Belgesi ile ödüllendiriyor. Saydığım bütün arıtma tesislerimiz Çevre Yönetim Belgesi aldı" dedi.

"KİRLİLİK, ARITMA TESİSLERİ İLE ÖNLENİYOR"

Van Gölü havzası dışında başka ilçelerimiz de var. Dolaylı kirletici olan Çatak ilçemizde daha önce bir arıtma tesisi çalışması vardı. Çatak ilçesindeki çalışma bir cenazeye dönüşmüştü. Çatak Arıtma Tesisimiz şuanda çalışıyor. Çatak deresi havza olarak Van Gölü'ne akıyor, ancak Çatak'ta hem Alabalıkla ilgili güzel bir deremiz var, hem de Türkiye'nin en büyük rafting parkurunun bulunduğu bir dere var. Çatak'ta derenin kenarında Büyükşehir Belediyemizin ve Çatak Belediyesinin yaptığı yatırımlar var. Bu derenin de temizliği bizim için çok önemli olduğu için Çatak Arıtmamızı da bitirdik ve devreye alındı. Bu yıl içerisinde de VASKİ'ye devredilecek. Bunun dışında geri kalan gölü dolaylı kirletici yâda Van Gölü havzasını kirletmeyen, dışarıya doğru akan diğer 6 ilçemizle ilgili de projelerini hazırlayıp, önümüzdeki süreçte ihalelerini yapacağız. Bu şehirde suyun doğru yönetilmesi anlamında VASKİ olarak güzel projeler başardık. Van'da Entegre Kentsel Su Yönetimi adı altında bir proje ile VASKİ'nin mevcut su stratejisi ve geleceğe dair su stratejisi oluşturuldu. Oda bu yıl içerisinde tamamlanmış oluyor. VASKİ bundan sonra oluşturduğu projeleri, uluslararası düzeyde Avrupa Birliği fonlarını kullanarak hayata geçirecektir. VASKİ bu konuda şanda Türkiye'deki su kanalizasyon idareleri içerisinde iyi bir pozisyonda. Avrupa Birliği fonlarına ulaşma açısından, bir yıl önce yaptığımız Entegre Kentsel Su Yönetimi planıyla ilgili güzel haberler duyacaksınız. Su ve enerji hayatımızın olmazsa olmazı oldu. VASKİ suyu ve enerji uzaktan yönetecek güzel bir proje gerçekleştirdi. Ekibimizle birlikte, farklı noktalarda Van'ın coğrafi sınırlarının tamamında hizmet verdiğimiz için, hizmet noktalarına her bir eleman sağlamak mümkün değil. Teknolojik olarak dijitalleşmede insan gücünü azaltacak hamleler noktasında yaptığımız çalışmalar, Türkiye Belediyeler Birliği tarafından sahiplenildi. Şuanda uzaktan suyu ve enerjiyi yöneten yapay zekâlı akıllı bir yazılım noktasında ASELSAN ile bir sözleşme imzalamıştık. O proje hayata geçti. Şuanda pilot olarak Edremit'in belli bölgesinde ve Alabayır Mahallemizdeki kuyu ve depolarımızda uygulamaya geçti. Biz sondaj kuyularımızı, depolarını, ishale hatlarımızı her türlü noktada ölçümler yapacak sensörlerle suyu ve enerjiyi uzaktan yönetecek bir proje yaptık. VASKİ şuanda dijitalleşme anlamında diğer emsal su kanalizasyon idarelerimiz içerisinde ön planda gidiyor" ifadelerini kullandı.

 "VASKİ'Yİ YIPRATICI AÇIKLAMALAR YAPILIYOR"

Su fiyatları üzerinden VASKİ'yi yıpratıcı bazı açıklamalar yapıldığını anlatan Genel Müdür Ülker Cem Kaplan, "Türkiye'nin en pahalı suyunu kullandığımız söyleniyor veya en pahalı su tüketen 5. iliyiz deniliyor. Yaklaşık 2,5 yıl önce yine yaptığımız toplantıda 30 büyükşehir arasında biz su fiyatlarımızın Türkiye'deki en ucuz il olduğunu söylemiştik. Bugün yine 30 büyükşehir arasında en ucuz suyu kullanan bir iliz. 4 Şubat itibariyle VASKİ Genel Müdürlüğü son yaptığı %7'lik indirimle beraber Van şuanda 4,05. ÇTV ve KDV hariç olmak üzere, 30 su ve kanalizasyon idaresi içerisinde en ucuz su fiyatına sahibiz. Biz en yakın su fiyatı Hatay'ındı. Hatay'da şuanda su metreküp fiyatı 4,06, Mardin'in 4,75, Malatya'nın 4,76, Diyarbakır'ın 4,80, Kahramanmaraş'ın 4,83, Erzurum'un 4,88, İstanbul'un 5,56, Kocaeli'nin 5,57, Konya'nın 5,57, Eskişehir'in 5,67, Sakarya'nın 5,80, Trabzon'un 5,90, Ordu'nun 5,90, Şanlıurfa'nın 6,02, Adana'nın 6,38 şeklinde gidiyor. Antalya'nın da 11,55. 4,05 fiyatımız Mart ayından itibaren geçerli olacak. KDV oranı resmi gazetede yayımlandığı zaman biz hemen uygulamakla yükümlüyüz. Ancak Şubat ayı içerisinde Cumhurbaşkanımızın 'en az KDV indirimi kadar belediyelerimizden indirim bekliyoruz' çağrısının karşılığı olarak, Sayın Valimizin ve Büyükşehir Meclisimizin talimatlarıyla genel kurulumuzu bu hafta topluyoruz, %7,34 daha indirim yapıyoruz. Ayrıca Türkiye'deki birçok su kanalizasyon idaresi, kademeli tarifeye geçti. Elektrikteki gibi suyu az kullanana daha ucuz, fazla kullanana daha fazla fiyat politikası yürütüyor. Aslında bu bizim de işimize geliyor. Ciddi su sıkıntısı yaşıyoruz. İnsanları daha az su kullanmaya yönlendirecek kademeli tarifelendirmeyi Büyükşehir Belediye Meclisimizde istişare edeceğiz. Öneri olarak bunu getireceğiz ve takdir şuan ki Büyükşehir Belediye Başkan Vekilimizin ve Büyükşehir Belediye Meclisimizindir" diye konuştu.

KAPLAN'DAN, O İDDİALARA YALANLAMA…

Özellikle sosyal medyaya yansıyan bazı haberlerin kesinlikle yanlış olduğunu dile getiren Kaplan, "VASKİ'nin 123 abonesi olduğu, bunun 55 bininin icraya verildiği iddiası atıldı ortaya. Ancak VASKİ'yi devraldığımızda 198 bin abonesi vardı, şuanda 272 bin abonesi var ve 154 bin abonemiz düzenli ödeme yapmıyor. VASKİ'nin borç stoku üzerinden bir tartışma başlatıldı. VASKİ'nin Ocak ayı sonu itibariyle 866 milyon TL borcu var. Bu borcun 700 milyon TL'si İLBANK Genel Müdürlüğü'ne ve Büyükşehir Belediyesi'ne olan borçtur. Bizim dönemimizde Büyükşehir Belediyesi'nden herhangi borç para alınmamıştır. Bu borç eskiye dayalı bir borçtur. İLBANK Genel Müdürlüğü'ne olan borcun yarısı, biz göreve gelmeden önce ödenmemiş, elektrik faturaları borcudur. İLBANK'a şuanda ödenmemiş 574 milyon TL borç var, buda düzenli olarak ödenmektedir. Bu borcun içeriğine girdiğimiz zaman, bu borcun 275 milyon TL'si, faiziyle beraber Van İleri Biyolojik Arıtma Tesisidir, bu borcun faiziyle beraber 296 milyon TL'si VASKİ görevine bizler getirilmeden önce ödenmemiş, elektrik faturası borcudur. Bu borç kamu faiziyle beraber idaremize 225 milyon TL olarak kurumumuza tebliğ edildi. Bu borç Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla, İLBANK Genel Müdürlüğü tarafından kurumumuza kredi verildi. Bu kredinin 5 yıllık vadesi 296 milyon TL'ye tekabül etti. Bu borcunda yaklaşık 80 milyon TL'sini ödedik. 216 milyon TL İLBANK Genel Müdürlüğü'ne borcumuz var. Arıtma tesisimizin projesi de bizden önce başlatılmıştı. Van İleri Biyolojik Arıtma Tesisimizin de İLBANK Genel Müdürlüğü'ne faiziyle beraber toplam 275 milyon TL borcu varken, şuanda 237 milyon TL borcu kalmıştır. Şunda VASKİ'nin VEPSAŞ'a herhangi bir borcu yoktur. VASKİ olarak şuanda Van'da en çok elektrik tüketen kurumuz. Geri kalan borç ise, yine bizden önce ödenmemiş vergi ve sigorta borçlarıdır. VASKİ'nin borcu diye nitelendirilen, personelinin maaşını ödeyemeyecek duruma gelmiş diye nitelendirilen, hiçbir şeyi kabul etmiyorum. VASKİ'nin borcu vardır, bu borcun büyük bir kısmı bizden önceki borçtur. Ama biz VASKİ'nin geçmişine iyilik ederek, geleceğini planlıyoruz. Bu borçları inkâr etmiyoruz ve ödüyoruz. Çünkü devlette devamlılık esastır. VASKİ'nin ödemeği yapılandırılmamış borcu yoktur. Güncel hiçbir borcu da yoktur. Bizler görevi devraldığımızda VASKİ'nin sadece Van esnafına 28 milyon TL günü geçmiş borcu vardı. Şuanda Van esnafına veya ihale yaptığımız herhangi bir yükleniciye bir borcumuz yoktur. VASKİ'nin borç anlamında herhangi bir sıkıntısı yoktur" dedi.

"ELEKTRİK ÖZELLİŞTİRİLMEDEN ÖNCE 31 MİLYON TL BORÇ VARDI"

VASKİ'nin 2014 yılında kurulduğunda, elektriğin özelleştirilmesinden önce 31 milyon TL TEDAŞ'a borcu olduğunu hatırlatan Genel Müdür Kaplan, "VASKİ'nin 31 Milyon TL borcu, 2020 yılına kadar ödenmemişti. 2020 yılında bizzat TEDAŞ müdürüyle görüşmemde, bu borcun 31 milyon TL anapara, 68 milyon TL faiz olduğunu gördük. 2020 yılı içerisinde bizlerde yapılandırmadan faydalandık ve bu faizin tamamını yapılandırmadan faydalandığımız için sildiler. Anaparayı da taksit şeklinde şuanda ödüyoruz. Bu borcunda şuanda 11 milyon TL'sini ödemiş bulunuyoruz. Bugüne kadar VASKİ olarak ödediğimiz borçların tamamı, bizden önceki yönetimlerin bıraktığı borçlardır. Bunlar bizim borçlarımız değil. Sadece Van İleri Biyolojik Arıtma Tesisinin borçları bizim dönemimizde yapılmış borçlardır. Faturasını ödemediği için suyunu kestiğimiz hanelerimiz oldu, ticarethanelerimiz oldu. Biz faturaların ödenmediği ve suyun kesilebileceği algısını Koçibey Caddesi ile İkinisan Caddesi arasında, İpekyolu ile Milli Egemenlik Caddesi arasında yaptık. Toplam 7 bin 600 tane abonenin suyunu kesmeye karar verdik. Bunu yaparken, kriterlerimiz şehir merkezinde, şehir kültürüyle yaşayan, bir sitede düzenli yaşayan, köyümüzde yaşamayan, fakir olmayan insanlara, su faturalarını ödemesini algısını oluşturabilmek için, önce uyarıya gittik. Uyarı yazıları bırakarak, cep telefonuna uyarı mesajları gönderdik. Aslında kapıya gelen her fatura da bir uyarıdır. Bu bölgede 7 bin 600 tane abonemize 3 gün içerisinde suyunu keseceğiz dediğimiz zaman, 3 bin 352'si borcunu ödedi. Daha sonra 4 bin 307 tane abonemiz kaldı. Bunların uyarı süresi sonunda gidip suyunu kestiğimizde ilk 24 saat içinde 3 bin 500'ü borcunu ödedi. 198 kişi ise bizden süre istedi. Bunların hepsine de süre verdik. Geriye kalan 586 tane kapalı olan, açılmayan, kullanılmayan evler ve ofislerden oluşuyor. Şuan itibariyle evinde oturup da suyu kesik olan hiçbir abonemiz yok. Bu anlamda bir algı oluşturuldu. Yaptığımız uyarılarla 3 bin 352'si ödeme yaptı. Yapılan ödemelerde az buz rakamlar değil. 40 ay, 50 ay, 36 ay, 24 ay birikmiş borç vardı. Şuanda faturasını ödemeyen rekor abonemizde 187 fatura dönemi var. Su kesimiyle ilgili yapılan haberler bir algı operasyonudur. VASKİ özellikle pandemi döneminde garip gurebanın suyunu kesmemiştir. Ödeme gücü olan insanlara, su faturasını ödeme alışkanlığını kazandırmak için yapılmış bir işlemdir. Bu da zaten VASKİ'nin görevidir. Biz göreve başladıktan belli bir süre sonra pandemi dönemi başladı. Bu pandemiden dolayı icralar ve su kesmeler durduruldu" ifadesini kullandı.

AVUKATLARLA İLGİLİ POLEMİKLERE SON NOKTAYI KOYDU

VASKİ'nin avukatlarıyla ilgili bir algı operasyonu yürütüldüğünü belirten Kaplan, "Bu algıyı yapan siyasi partilere cevabım şudur; kendi çalıştıkları dönemde, çalıştıkları avukatlar hangi partiye mensuptularsa, bu dönemde bunu sorgulamaları bir kere abesle iştigaldir. Ancak vekâlet sahibi bizzat VASKİ Genel Müdürüdür. VASKİ'nin vekâlet verme yetkisi, bizzat müdürdedir. Hal böyle iken, bizim sadece bir siyasi partiye mensup avukatlarla çalıştığımız, o avukatların bir komisyon verdiği gibi çok çirkin ifadeler kullanıldığı için bu açıklamayı yapmak zorunda hissediyorum. Vekâlet sahibi ben isem, vekili de ben belirlerim. Biz VASKİ'ye bir avukat almadık. Biz göreve geldiğimizde de iki tane kadrolu avukatımız vardı. Şuanda da 2 tane kadrolu avukatımız var. Biz sadece bir siyasi partiye mensup değil, her siyasi partiye mensup avukatlarla da çalışırız. Şuanda bu açıklamayı yapan bir siyasi parti il başkanımızın öz yeğeni bizzat VASKİ Genel Müdürlüğü'nün avukatıdır. Şanda VASKİ Genel Müdürlüğü'nü ziyaret edip, 'benin senin avukatın olmak istiyorum' diyen herkese kapım açıktır. Ancak liyakat ve sadakat esaslı çalışmaktayım. Bu avukatın icra avukatlığı yapabilme kapasitesi de benim için kriterdir, sağlıklı olması da kriterdir. Çünkü insan vekâleti güvendiği kişiye verir. Herhangi bir siyasi parti ayrımı yapmış değilim. Bir siyasi partiye mensup olup da, benim ve VASKİ Genel Müdürlüğü'nün avukatlığını yürüten kişinin eğer performansı düzgün değilse görevine son vermişliğim de vardır. Avukatların vekâlet ücretleri, her yıl, yılbaşında tıpkı devletin vergi harcı gibi minimum vekâlet harcı açıklanır, ancak VASKİ'nin şöyle bir çalışma yöntemi var. Avukatlık vekâlet ücretiyle çalışan kısmi zamanlı avukatların kazandığı vekâlet ücretinin %30'u VASKİ'nindir. Bu avukatın kendisinin takdir edeceği bir rakam yoktur. Kendisinin tahsil edeceği bir rakam da yoktur. Alacakların tamamı VASKİ'nin veznelerinden tahsil edilir. Bir siyasi parti adına hareket eden bir kurum değiliz. Herkesin fikri, zikri olduğu gibi bizim de fikrimiz, zikrimiz var. Dosyalar üzerinde yeterli gördüğümüz her avukata vekâlet veririz. Bizim için bu anlamda belli kriterler var. Toplam 10 tane avukatımız kısmi zamanlı, 2 tane avukatımız da tam zamanlı personel olarak kurumumuzda çalışmaktadır" şeklinde konuştu.

"BUGÜNE DEK İCRAYA VERİLENLERİN TOPLAM SAYISI 19 BİN 77'DİR"

VASKİ kurulduğu günden bu yana 19 bin 77 icra yapıldığını söyleyen Genel Müdür Ülker Cem Kaplan, "Biz bile bile icra yapmadık. 15 yıldır su faturası ödemeyen insanlar var. Bunlara bir şekilde derdimizi anlatamadık. Uyarılar yaptık. Uyarısız icra yapılamaz. Bilgileri güncel olmayan, ulaşamadığımız bir aboneye icra yapmıyoruz. Yaptığımız 10 bin icranın 7 bin 700 tanesi yapılandırmasını yapmış ve ödememi kişiler. Bu yapılan icralardan şuana kadar 45 gün içinde %37'sini tahsil ettik. Bunun dışında icralık olup da, ödeme güçlüğü çeken, bizzat yönetimimize veya herhangi birisine ulaşmış insanları avukatlarımızın yanına davet ederek, bizzat benim takdirimle taksitlendirerek, ödeme kolaylığı sağladık. Borcumu bu şekilde ödeyebilirim diyen hiçbir vatandaşımızı da geri çevirmedik. Eğer ödeme güçlüğü çeken bir tanıdığınız var ise bizzat benim cep telefonuma abone numarası ve telefon numarasını atarsanız, bizzat kendisiyle ilgileneceğim. Bunu yaparken adamın borcunu siliyor muyum, hayır bu bir kamu borcudur. Adamın icra masraflarını kaldıramam. Ama ödeme noktasında kolaylık sağlayacak her türlü işlemi kanunlar ve yasalar çerçevesinde yapıyorum ve yapmaya da devam edeceğim. Bugün VASKİ'nin 272 bin abonesi var ve bunun 154 bin abonesi düzenli ödeme yapmıyor. Aslında benim yapabileceğim 154 bin tane icra varken, 10 bin tane icra yaptım. 55 bin tane icra varken, 10 bin icra yaptık. Erciş ilçemizde 30 bin icra yapıldığıyla ilgili açıklama yapıldı. Erciş ilçemizde bin 800 icra yapıldı. Yapılan icraların 4 bin 500 tanesi İpekyolu, bin 500 tanesi Edremit, bin 500 tanesi de Tuşba ilçemizdedir. Bizler suyun siyasileştirilemeyecek kadar kutsal bir kavram olduğunu bilerek çalışan bir idareyiz. Bu yüzden VASKİ'nin su politikaları, VASKİ'nin su stratejisi, VASKİ'nin ödeme dengesi üzerinden siyaset devşirmek isteyen kişilere mahal vermeyiz. Kimse goygoyculuk yapmaya kalkmasın. Yaptığımız işlerle ilgili hesaplar açık bir şekilde ortadadır. İnsanları icraya verme meraklısı değiliz. İnsanları icraya vermek istemiyoruz" diyerek sözlerini tamamladı.

Van Bölge Gazetesi: Bişar Ulutaş

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER