HDP’nin 11 maddelik deklarasyonu ve yansımaları

HDP KİMLERE NE MESAJ VERMEK İSTEDİ?

HDP’nin 2023 seçimleri öncesi ve sonrasına dönük tutumunu 27 Eylül 2021 tarihinde Eş Genel Başkanları Pervin BULDAN ve Mithat SANCAR tarafından “ Adalete, Barışa, Demokrasiye Çağrı” adlı 11 maddelik deklarasyonu kamuoyuyla paylaştı.

Kamuoyuyla paylaşılan deklarasyonda HDP’nin bir seçim ittifakında olmadığı ANCAK KÜRT SORUNU ve CUMHURBAŞKANLIĞI seçimi başta olmak üzere Türkiye’nin en önemli sorunlarının çözümü için “tüm toplumsal taraflarla ve siyasi aktörlerle görüşmeye, müzakereye ve ortak yönetime hazır olduklarının” net mesajı verilmiş oldu.

11 maddelik deklarasyonun ana başlıkları; güçlü demokrasi, tarafsız ve bağımsız yargı, kayyım değil halk iradesi, Kürt sorununa yönelik demokratik çözüm, barışçıl dış politika, kadına özgürlük ve eşitlik, ekonomide adalet, kamu yönetiminde liyakat, doğaya saygı, gençler için özgür yaşam ve demokratik anayasa gibi temel konu başlıklarında olarak belirli bir çerçeveyle oluşturulmuş.

Deklarasyonun sunumunda HDP Eş Başkanlarından Mithat SANCAR, gelecek dönemi ve seçimleri demokratik sistemin oluşması açısından;

-“Tarihin en önemli dönemeçlerinden biri” olarak nitelendirdiklerini ve

-“İster HDP’li ister başka bir aday olsun isimler yerine ilkeler ve yöntemlerin tartışılması gerektiği inancındayız. Çünkü demokratik dönüşüm şahıslar aracılığıyla değil, ilkeler ve yöntemler üzerine müzakere ve mutabakat yoluyla gerçekleştirilir.” diyerek aslında deklarasyonun özünü de ifade etmiş oldu.

KÜRT sorununun çözümü konusunda başlayan “muhataplık” tartışmaları konusunda ise HDP’nin parti tutumu, “ Meclis, diyalog ve çözüm zeminini kurarak, demokratik müzakere yöntemleriyle tüm toplum için geleceğin kazanılmasına önayak ve odak olmalıdır” diye açıklamalarda bulunuldu.

Tüm bu açıklamalar sonrası tutuklu eski Eş Genel Başkan Selahattin DEMİRTAŞ da partisinin yapmış olduğu açıklamalara ilişkin twitter’dan yaptığı paylaşımla;

“HDP bir Türkiye partisidir ve tüm sorunların çözümüne taliptir. Bu deklarasyon bunun en somut göstergesidir.” İfadelerini kullandı.

Evet, tüm bu paylaştıklarımız HDP’nin ilgili açıklamasının özeti.

Bu deklarasyonla HDP birçok konuya değindi ve kendileri açısından tespit edilen konu başlıklarına, sorunlara kendi çözümlerini de kamuoyuna ifade etmiş oldu.

Peki aslında açıklanan 11 madde ve üzerinde uzun uzun düşünülmüş, ince hesaplarla bir araya getirilmiş ağır cümleler kime veya kimlere söylendi?

Konu ve açıklanan 11 madde sadece HDP açısından mı okunmalı, değerlendirilmeli, analiz edilmeli yoksa bu 11 madde içeriğiyle ve kurgusuyla başkaları içinde mesajlar içeriyor mu?

Tüm kamuoyu önünde geniş katılımlı bir toplantıyla ifade edilen deklarasyon içeriği ve sonuçları itibariyle bence 3 önemli yapıya/partiye mesajlar verecek şekilde çok bilinçli ve dikkatlice hazırlanmış bir metin özelliği taşıyor.

Bu metnin hedefinde TÜM TÜRKİYE KAMUOYU olmakla birlikte özelde aktör/muhatap olarak 3 kitle/yapı/parti için mesajlar barındırıyor. Kim mi bunlar;

HDP: Kendi tabanına, seçmenine 2023 seçimlerine giderken söylemek istediklerini büyük bir özgüven ve net ifadelerle söylüyor.

Neler mi?

Yine bir kapatma davasının eşiğinde olmamıza rağmen tam bir ciddiyetle sorunlarımızı ifade etmeye ve çözüm üretmeye devam ediyoruz. Sorun yok, endişelenmeyin.

Biz yerel veya bölgesel bir parti olmanın ötesinde 2019 seçimlerinde de gösterdik ki aslında bir TÜRKİYE PARTİSİYİZ.

Sorunların tespiti ve önerdiğimiz çözümlerde ETNİK bir bakış açısı değil tüm toplumların ve herkesin derdiyle dertlenip BİRLİKTE ÇÖZÜM BULACAĞIMIZ bir bakış açısına sahibiz.

KÜRT SORUNU olarak ifade edilen sorunun çözümünde muhatap MECLİSTİR.

İTTİFAKLARIN DIŞINDAYIZ. Çünkü elimizde bulunan gücün farkındayız. Temel sorunların çözümü için akılcı söylem ve yöntemlere sahibiz.

MİLLET İTTİFAKI: Özellikle 2019 yerel seçimlerinde üstü örtük bir şekilde gerçekleşen ve İstanbul, Ankara başta olmak üzere önemli birçok belediyenin kazanılmasına katkı sunan HDP, bu deklarasyonla bu sefer Millet İttifakının omurgasını oluşturan CHP ve İYİ PARTİ için mesajlar veriyor.

Neler mi?

2019 yerel seçimlerinde dersler çıkardık. Artık seçmenimizin, partimizin gücünü hoyratça kullanamayacaksınız. (Bunu özellikle CHP’ye diyor.)

CUMHUR İTTİFAKININ bizim üzerimizden sizi toplum ve seçmen önünde kriminalize etmesine, yıpratmasına izin vermeyeceğiz. İşte tam da bu nedenle MİLLET İTTİFAKI içinde yokuz. Ama size sunduğumuz bu fırsatı çok iyi değerlendirin. (Bu konu da daha çok İYİ PARTİ açısından çok kıymetli. Çünkü kendi tabanının genel çoğunluğunu oluşturan milliyetçi ve ülkücü camia HDP ile ittifak konusunda çok rahatsızdı. HDP ile İYİ PARTİ arasında bir ittifak gerçekleşmiş olsaydı İYİ PARTİ çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kalacaktı.)

Bir ittifak içinde olmayacağız ama açıklamış olduğumuz deklarasyonu dikkate alarak bir yol haritası hazırlarsanız HDP yönetimi ve seçmenleri ilkesel olarak ortak aday konusunda BİRLİKTE hareket edebilecektir. Tüm detaylarıyla deklarasyonumuz aslında size yazılmış bir MEKTUP niteliğindedir.

CUMHUR İTTİFAKI: Farklı adlarla dönem dönem anılan ve genel adıyla ÇÖZÜM SÜRECİ diye kamuoyu hafızasında yer eden açılımların baş aktörü ve 2002 yılından bugüne iktidarda olan AK PARTİ ve 15 Temmuz sonrası başlayan ittifak aktörü MHP için mesajlar veriyor.

Neler mi?

KÜRT sorunu olarak tanımlanan ve birlikte çözmek istediğimiz etnik ve kültürel birçok konu ( ana dili başta olmak üzere) beklenen sonuçlarla buluşmadı. Bugün her ne kadar KÜRT SORUNU YOKTUR deseniz bile bizim için KÜRT SORUNU vardır ve ötesinde birçok etnik, dini ve kültürel sorun vardır ve sorun olmaya devam etmektedir. Bunların çözümü ise sizin sahip olduğunuz bakış açısı, dil ve yöntemler değildir.

CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ başta olmak üzere, ekonomi, adalet, hukuk vb konularda sizinle asla aynı düşünmüyoruz.

2019 seçimleri öncesinde İMRALIDAN MEKTUP, OSMAN ÖCALAN’IN TRT de konuşması gibi yöntemlerle KÜRT SEÇMENİ etkilemeye ve ikna etmeye çalışsanızda HDP tabanı ve seçmeni ilkesel ve geniş bir mutabakat ve toplumsal birliktelikle seçimlerde tercihini kullanacaktır. 

Satır aralarına dikkatlice yerleştirilen ve muhataplarına aktarılan mesajlar kanaatimce doğru analiz edilmediği müddetçe bu deklarasyon bütünlük açısından da tam anlaşılmış olmayacaktır.

Zaten 11 maddelik deklarasyon hem içeriği hem de kullanılan dil ve yöntemle geniş kitleler tarafından dikkate alınmış ve değerli görülmüştür.

Türkiye demokrasisi ve yarınlarımızın birlik ve beraberlik içinde inşa edilebilmesi için bu ve buna benzer metinler ve yöntemlerin değerli olduğunu düşünüyorum.

 Ancak HDP’nin yazdıkları, söylemleriyle ve uygulamaları arasındaki çelişkiler yani konuşurken başka uygulamada başka davranışları güven konusunda kafalarda soru işareti bırakmıyor da değil.

Umarım bu açıklanan 11 maddelik deklarasyon kapalı kapılar arkasında başka kamuoyu önünde başka uygulanmaz! Ancak HDP’nin bir arada yaşama istemini mi savunduğu yoksa ırklara göre ayrıştırmayı savunup savunmadığını da açıklamalıdır.

 Şu konuda da netleşmeli ve net açıklama yapmalıdır Türkiye partisi mi olacaksınız yoksa sadece belli bir kesimin partisi olmaya devam mı edeceksiniz?

Tabi ki bütün bunlara inanmak için pratik uygulamalarınızda göreceğiz ve takip edeceğiz…

YORUM EKLE