Özgökçe: Yasak avcılığa karşı denetimler artacak

Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe, 15 Nisan 15 Temmuz av yasağı dönemi boyunca İnci Kefali balığının avlanması, satışı ve nakliyesinin engellenmesi için zabıta ekiplerinin denetimlerini sıkılaştıracağını söyledi.

 Özgökçe: Yasak avcılığa karşı denetimler artacak

    İnci Kefali balığının Van Denizi’nde yaşayan Endemik bir tür olduğunu belirten Başkan Özgökçe; İnci Kefali’nin Van denizinin sodalı sularında yaşamını sürdürebildiğini, ancak üremesini bu ortamda sağlayamadığını vurguladı.

    Van Balığı olarak bilinen İnci Kefali Balığı’nın bölge ekonomisi için önemli olduğunu söyleyen Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe, “Bu nedenle bundan sonraki nesillerin devamını sağlamak gerekir. Bunu da yapmanın bir yolu var. O da balığın üremesinin gerçekleştiği 15 Nisan-15 Temmuz ayları arasında uygulanacak av yasağı döneminde daha hassas olunması ve yasağa uymayanlara karşı alınan tedbirleri hayata geçirilmesidir. Aynı hassasiyetin Uşkun içinde gösterilmesi gerekmektedir. Çünkü bölge halkının Revas, Uşkun, Yayla Muzu adını verdikleri ve özellikle doğada yetişen ve üretilmeyen bu bitkinin tam çiçek açma döneminde bilinçsizce ve aşırı toplanması bu bitkinin bu bölgede neslini tehlike altına bırakmaktadır. Zabıta ekiplerimiz inci kefalına gösterdiği hasasiyeti aynısını uşkun içinde gösterecektir. Daha önceleri Erek dağının yerleşim yerlerine yakın yerlerde dahi bulunurken şimdilerde uşkun aşağı kesimlerde kalmadığı gibi çok yukarı kesimlerde dahi aşırı toplanmadan dolayı nesli tehlike altına girme tehdidiyle karşı karşıyadır” dedi.

 

    ‘ÜREME DÖNEMİNDE KAÇAK AVLARSAK 3-5 SENE SONRA AVLAYACAK BALIK BULAMAYIZ’

     Özgökçe, “Halkımızdan güvenlik kuvvetlerine ve zabıtalara her konuda olduğu gibi bu konuda da ciddi destek vermesini istiyoruz. En önemli koruma yöntemi yerel halkın yerinde (İn-situ) korumasıdır. Bir türün ve onun genlerinin, o türün yaşadığı doğal yaşama ortamlarında koruma altına alınması işlemidir. Ayrıca bu ortam başka hayvan türlerinin de yaşadığı bir ekositemdir. Söz konusu ekosistemde bir tür koruma altına alındığı zaman bu süreç içinde birçok başka tür de korunur. Biyolojik çeşitlilik, başta gıda olmak üzere insanların temel ihtiyaçlarını karşılamasında vazgeçilmez bir yere ve öneme sahiptir. İnsan faaliyetleri sonucu oluşan kirlilik kadar, doğal kaynakların sürekli ve yanlış kullanımı nedeniyle küresel biyolojik çeşitliliğin 2020 yılına kadar %20’sinin kaybedileceği tahmin edilmektedir. Biyolojik çeşitlikte meydana gelen kayıplar, bunların sağladığı ekolojik hizmetlerde de kayba neden olmaktadır. Biyolojik çeşitlilik bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden olan Türkiye, değişik olumsuz etkenler nedeniyle biyolojik çeşitlilik kaybıyla karşı karşıyadır. Hangi önemli canlı hangi bölgede yaşamaktaysa o bölge halkı başta olmak üzere koruma yöntemleri, o canlının üreme dönemleri çok iyi bir şekilde anlatılmalı ve farkındalık oluşturulmalıdır. Önce kendisi avlanmayacak ve toplamayacak. Bunu halkımıza, çocuklarımıza iyi anlatmamız lazım. Bunu bilinçsiz bir şekilde tüketmeye devam edersek bir müddet sonra bu balığın da neslini ortadan kaldırırız. Şu anda senede 10 bin ton balık insanların sofrasına gidiyor. Ciddi bir gıda, ciddi bir geçim kaynaktır. Korumazsak tatlı suya çıktığı için yorgun stres yüklü balığı avlamak da kolay. Avlarsak 3-5 sene sonra avlayacak balık da bulamayız. Bu sene vatandaşımızdan daha fazla duyarlılık bekliyoruz. Bize yardımcı olmalarını bekliyoruz. Kaçak avlananları bize bildirmelerini (WhatsApp hattımız; 05346168101 ile 4446011 ve 04322140090-93) istiyoruz” şeklinde konuştu.Bölge Gazetesi Haber Merkezi

Güncelleme Tarihi: 15 Nisan 2018, 13:04
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER